Yazara Gore Listeleme

  • Ümit Doğan
    insan sesi mp3 - Türkçe
    9 Ayrım
    253,27 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Merve Delibaş
    Cumhuriyet düşmanı odakların Atatürk ve devrimlerine saldırırken kullandığı en önemli argümanlardan birisi İskilipli Atıf’ın idamı meselesidir. Belli başlı çevreler, şehit mertebesine yükselttikleri İskilipli Atıf’ın Şapka Devrimi’ne kurban edilen masum bir din adamı olduğuna inanmakta ve bunun propagandasını yapmaktadır. Bu düşünceye göre İskilipli Atıf, Atatürk döneminin güya hocaları asmakla görevli İstiklal Mahkemeleri tarafından suçsuz yere idam edilmiş bir İslam şehididir. Nesilden nesile aktarılan bu hikâyenin peşine düşen Refah Partisi milletvekili Hasan Mezarcı, 1992 yılında TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonuna başvurup İskilipli Atıf'ın yargılandığı mahkemenin tutanaklarını istedi. Komisyon, yapılan inceleme sonucunda arşivde bulunamayan dördüncü ve beşinci defterler eksik olmak üzere İskilipli Atıf’ın yargılandığı davaya ait toplam 13 defterden oluşan Ankara İstiklal Mahkemesi tutanaklarını Hasan Mezarcı’ya teslim etti. Tutanaklardan İskilipli Atıf’ın Şapka Devrimi’ne karşı tertip edilen isyanlarda kışkırtıcı rolü olduğu için Anayasa’yı değiştirmek suçundan idam edildiği belirtiliyordu. Teâli-i İslam Cemiyetinin başkanı olan İskilipli Atıf, işgalci Yunan ordusuyla değil Mustafa Kemal Paşa’yla savaşılması gerektiğini telkin eden kişiydi ve Kurtuluş Savaşı yıllarında Yunan uçaklarından atılan ihanet beyannamelerinden de sorumlu tutuluyordu. Tutanaklardan umduğunu bulamayan odakların propagandası sonucunca Hasan Mezarcı’ya verilmeyen eksik defterlerin nerede olduğu ve neden ortaya çıkartılmadığı tartışılmaya başlandı. Bazı çevreler, bu defterlerde İskilipli Atıf’ı aklayan bir şeyler olacağına inanıyorlardı. İskilipli Atıf gerçekten suçluysa defterler neden eksikti? Neden bir şeyleri gizleme ihtiyacı hissedilmişti? Defterlerin eksik olması bile yargılamada bir hukuksuzluk olduğunu göstermez miydi? Bu gibi tartışmalara nihayet vermek adına kayıp olduğu söylenen dördüncü ve beşinci defterlere tarafımızca ulaşılmış ve elinizde tuttuğunuz bu kitap hazırlanmıştır.
  • Ümit Doğan
    insan sesi mp3 - Türkçe
    22 Ayrım
    921,93 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Merve Delibaş
    Resmî tarihe göre Sultan Vahdettin, Millî Mücadele’ye karşı çıkmış ve sonunda İngilizlere sığınmış bir haindir. Alternatif tarihe göre ise Millî Mücadele’yi başlatmış ve desteklemiş, yurdundan uzak yaşamaya mahkûm edilmiş mazlum bir padişahtır. Bu ihtilaf nedeniyledir ki Sultan Vahdettin günümüzde de toplumun bir kısmı tarafından hain olarak anılıp lanetlenmekteyken bir kısmı tarafından da rahmetle yâd edilmektedir. Sultan Vahdettin hakkında çok sayıda kitap yazılmasına rağmen bu kitaplardan pek azı tarafsız ve bilimseldir. Bu kitaplar, gerçeği ortaya koymadıkları gibi bilgi kirliliğine yol açmışlar, meseleyi içinden çıkılması çok zor bir hâle getirmişlerdir. Elinizdeki bu kitap, resmî tarih ve alternatif tarihin Sultan Vahdettin algılarını karşılaştırmak ve hangisinin doğru olduğuna dair cevaplar aramak üzere hazırlanmıştır. Kitapta her okuyucunun kolaylıkla anlayabilmesi için eski kelimelerden uzak, sade ve basit bir dil kullanılmış; tamamen kaynaklara ve belgelere dayalı somut veriler ortaya koymak için büyük bir titizlik gösterilmiştir. - Millî Mücadele fikrini ilk kim ortaya attı? - Mustafa Kemal’i Samsun’a Vahdettin mi gönderdi? - Vahdettin, Mustafa Kemal’e Millî Mücadele’de kullanılması için kırk bin altın verdi mi? - Mustafa Kemal, Samsun'a ayak bastıktan sonra neler yaşandı? - Mustafa Kemal'i İstanbul'a dönmesi için kim çağırdı, İstanbul'a dönmeyen Mustafa Kemal'in planı neydi? - Vahdettin Millî Mücadele boyunca Mustafa Kemal’e gizli destek verdi mi? - Mustafa Kemal'e ve arkadaşlarına yönelik “Milliyetçileri durdurun!” emrini kim verdi? - Vahdettin İngilizlere devleti işgal edin diye teklif götürdü mü? - İngilizler, Mustafa Kemal'e suikast planlayarak neyi hedefliyorlardı? - Millî Mücadele kazanıldıktan sonra Mustafa Kemal ve Vahdettin cephesinde neler yaşandı? - Vahdettin Amerikan başkanına mektup yazıp Türk milletini şikâyet etti mi? - Vahdettin Mondros Mütakeresi’nin imzalanmasına karşı çıktı mı? - Vahdettin kaçtı mı, sürgün mü edildi?
  • Ümit Doğan
    insan sesi mp3 - Türkçe
    18 Ayrım
    558,60 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Merve Delibaş
    TARİH ADINA SİZE ÖĞRETİLEN NE VARSA UNUTUN! • Mevlana Moğol ajanı mıydı? • Nasreddin Hoca’yı Mevlana mı öldürttü? • Ahi Evran ve Nasreddin Hoca aynı kişi midir? • Mevlana Türk müdür? Türklere bakışı nasıldır? • Mevlana ve Şems’in kadınlara bakışı nasıldı? • Mesnevi’deki müstehcen hikâyeler gerçek mi? • Mevlana Mesnevi’yi Kuran olarak mı görüyordu? • Mevlana ve Şems arasındaki ilişki Konya halkını neden rahatsız etmişti? • “Ne olursan ol, yine gel” sözleri Mevlana’ya ait değil mi? • Mevlana ile Ahi Evran arasındaki düşmanlığın sebebi neydi? • Mevlana 15 yaşındaki evlatlığı Kimya Hatun’u 65 yaşındaki Şems’e mi nikâhladı? • Mevlana’nın oğlu Alaeddin Çelebi babasını terk ederek Ahi Evran’ın hizmetine neden girdi? • Mevlana ve Hacı Bektaş-ı Veli’nin arasındaki gerginliğin sebebi neydi? Tarihin tozlu sayfalarında yerini “tüm gerçekliğiyle” almış olan doğru bildiğiniz yanlışlar manzumesinden daha onlarca örneği bulabileceğiniz bu çalışma, eşsiz bir saklı tarih dokümanıdır.
  • Ümit Doğan
    insan sesi mp3 - Türkçe
    15 Ayrım
    461,80 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Merve Delibaş
    "BU KİTAP, KURTULUŞ SAVAŞI SIRASINDA ATATÜRK’ÜN EMRİNDE, TÜRK MİLLETİNİN KURTULUŞU İÇİN SAVAŞAN, KAHRAMAN İSTİHBARATÇILARIMIZIN ÖYKÜLERİNİ BELGELERLE ANLATMAKTADIR. Türk milleti, Birinci Dünya Savaşından yenilgiyle ayrılmanın getirdiği bütün olumsuzluklara rağmen, kurtuluş mucizesini gerçekleştirmek adına yararlanabileceği iki önemli unsuru bünyesinde barındırıyordu. Bu unsurlardan ilki, Mustafa Kemal gibi vatanperver bir dehanın, ikincisi ise kapatılan Teşkilat-ı Mahsusa’nın istihbarat geleneğinden gelen tecrübeli asker ve istihbaratçıların varlığıydı. Benzer kitaplar"
  • Ümit Doğan
    insan sesi mp3 - Türkçe
    34 Ayrım
    1063,60 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Merve Delibaş
    Yıllardır Cumhuriyet tarihi ve Atatürk konusundaki yalanlara, yanlışlara, yutturmacalara, çarpıtmalara yanıt vermeye çalışan bir tarihçi olarak şunu söyleyebilirim ki, genç araştırmacı Ümit Doğan, elinizdeki kitabında Cumhuriyet tarihinin istismara en açık, birbirine bağlı iki olayını, (Ali Şükrü Bey cinayeti ve Topal Osman’ın öldürülmesi) adeta bir “tarih dedektifi” gibi delillerle, belgelerle, bilgilerle, başarılı analizlerle aydınlatmıştır. Böylece Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlarının en büyük kozlarından birini ellerinden almıştır. Tebrik eder, başarılarının devamını dilerim."
  • Ümit Doğan
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    2,98 MB
    Eser Türü: Kitap
    Cumhuriyet düşmanı odakların Atatürk ve devrimlerine saldırırken kullandığı en önemli argümanlardan birisi İskilipli Atıf’ın idamı meselesidir. Belli başlı çevreler, şehit mertebesine yükselttikleri İskilipli Atıf’ın Şapka Devrimi’ne kurban edilen masum bir din adamı olduğuna inanmakta ve bunun propagandasını yapmaktadır. Bu düşünceye göre İskilipli Atıf, Atatürk döneminin güya hocaları asmakla görevli İstiklal Mahkemeleri tarafından suçsuz yere idam edilmiş bir İslam şehididir. Nesilden nesile aktarılan bu hikâyenin peşine düşen Refah Partisi milletvekili Hasan Mezarcı, 1992 yılında TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonuna başvurup İskilipli Atıf'ın yargılandığı mahkemenin tutanaklarını istedi. Komisyon, yapılan inceleme sonucunda arşivde bulunamayan dördüncü ve beşinci defterler eksik olmak üzere İskilipli Atıf’ın yargılandığı davaya ait toplam 13 defterden oluşan Ankara İstiklal Mahkemesi tutanaklarını Hasan Mezarcı’ya teslim etti. Tutanaklardan İskilipli Atıf’ın Şapka Devrimi’ne karşı tertip edilen isyanlarda kışkırtıcı rolü olduğu için Anayasa’yı değiştirmek suçundan idam edildiği belirtiliyordu. Teâli-i İslam Cemiyetinin başkanı olan İskilipli Atıf, işgalci Yunan ordusuyla değil Mustafa Kemal Paşa’yla savaşılması gerektiğini telkin eden kişiydi ve Kurtuluş Savaşı yıllarında Yunan uçaklarından atılan ihanet beyannamelerinden de sorumlu tutuluyordu. Tutanaklardan umduğunu bulamayan odakların propagandası sonucunca Hasan Mezarcı’ya verilmeyen eksik defterlerin nerede olduğu ve neden ortaya çıkartılmadığı tartışılmaya başlandı. Bazı çevreler, bu defterlerde İskilipli Atıf’ı aklayan bir şeyler olacağına inanıyorlardı. İskilipli Atıf gerçekten suçluysa defterler neden eksikti? Neden bir şeyleri gizleme ihtiyacı hissedilmişti? Defterlerin eksik olması bile yargılamada bir hukuksuzluk olduğunu göstermez miydi? Bu gibi tartışmalara nihayet vermek adına kayıp olduğu söylenen dördüncü ve beşinci defterlere tarafımızca ulaşılmış ve elinizde tuttuğunuz bu kitap hazırlanmıştır.
  • ümit doğan
    insan sesi mp3 - Türkçe
    13 Ayrım
    283,25 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Filiz Bozkurt
    Zübeyde Hanım’ın hayatı Osmanlı Devleti'nin son yıllarına tesadüf etmiş ve çileler içinde geçmiştir. Genç yaşta kaybettiği üç çocuğunun acısının üzerine kocası Ali Rıza Bey’in vefat etmesi onun hayatında derin yaralar açmıştır. Bütün sevgisini verdiği oğlu Mustafa Kemal’in devleti kurtarma arzusu, Zübeyde Hanım’ın çileli yaşantısında ayrı bir sayfa açmış, hayatı boyunca yaşadığı zorlukların yanına oğlunun başına kötü bir şey geleceği endişesi de eklenmiştir. Bununla beraber Zübeyde Hanım oğlunun fikirlerine karşı çıkmamış, ömrü boyunca ona inanmış ve destek olmuştur. Selanik’in Yunanistan’a geçmesiyle doğup büyüdüğü toprakları terk etmek zorunda kalıp İstanbul’a yerleşen Zübeyde Hanım buradaki yıllarını yine evladından uzak ve çileler içinde geçirecektir. Oğlu Mustafa’nın Samsun’a geçip direniş başlatmasından sonra hükûmetin Zübeyde Hanım üzerindeki baskısı artmış, defalarca evi aranmış, oğlu hakkında çıkan haberler ve idam kararı onun üç buçuk sene gece gündüz ağlamasına neden olmuştur. Zübeyde Hanım, Millî Mücadele’nin sonlarına doğru oğlunun yanına Çankaya’ya geldiğinde sağlığını tamamen kaybetmiş durumdadır. Ankara’daki son günleri hastalıklar içinde geçen Zübeyde Hanım, İzmir’e götürülmüş ve Milli Mücadelenin zaferle noktalanmasından kısa bir süre sonra vefat etmiştir.