Yazara Gore Listeleme

  • Bülent Ecevit
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    396,60 KB
    Eser Türü: Kitap
    “Osmanlı yenilikçileri arasında ekonomiye ve halk örgütlenmesine gereken önemi veren tek devlet adamı Mithat Paşa’dır. O açıdan Mithat Paşa, Türk toplumunda ekonomik yapı değişikliğini ve demokratikleşme sürecini başlatanlardan biri olduğu gibi sosyal demokrasinin öncüsü de sayılabilir. Eğer Mithat Paşa’nın uğraş ve uygulamaları merkezi yönetimden gereken desteği görebilse ve bugünkü Türkiye topraklarına da yansıyabilse idi; belki Osmanlı Devleti çağı yakalayabilir ve çözülüp çökmekten kurtulabilirdi. Osmanlı Devleti kurtulamasa bile, Türkiye şimdikinden çok değişik bir ülke olabilirdi; dünyanın gelişmiş ülkeleri arasında yer alabilirdi ve demokrasimiz çok daha sağlam bir altyapıya ve sağlıklı bir işlerliğe kavuşmuş olabilirdi. Mithat Paşa, rejimi demokratikleştirme, yönetimi ve ekonomiyi çağdaşlaştırma ve özellikle de halkı örgütleyip güçlendirme yolundaki atılımlarının bedelini çok ağır biçimde ödemiştir; hatta yaşamıyla ödemiştir. Üstelik Mithat Paşa’nın trajik sonuna benzer cezalandırmalar çağımızın `demokratik‘ Türkiyesi’nde bile, değişik biçim ve ölçülerde sürmektedir. Her kim ki halkı siyasette ve ekonomide güçlendirip etkinleştirmeye kalkışırsa, çetin engellerle veya ağır suçlama ve cezalarla karşılaşmaktadır. Bu kitaptaki Mithat Paşa incelemesi, yakın tarihimizin o büyük yenilikçisini ve devlet adamını yeni kuşakların daha yakından tanıyabilmelerine küçük bir katkıdır.”
  • Bülent Ecevit
    metin - Türkçe
    3 Ayrım
    281,31 KB
    Eser Türü: Kitap
    Ortanın Solu “Bir insanın düşüncesi baskılardan kurtulabilir ve kişiliği serbestçe gelişebilirse, eğitim ve yeteneğine göre eğitim görebilirse, erişebileceği bir düzey vardır. Herkesin o düzeye erişmesine imkân vermeyen bir devlet düzeni, insanlığa aykırıdır. Bazı insanların o düzeye erişmelerine imkân verip bazılarını bundan alıkoyan bir devlet ve toplum düzeni ise hem insanlığa, hem adalete aykırıdır. Ortanın solunda tutum ve davranış: İnsanlar üzerinde her türlü baskıyı reddettiği, insanları kendi yaşama ve çalışma şartlarının hâkimi kılmak istediği için demokratiktir, İnsanları, imkân eşitsizliğinden ve yaşama şartlarında adaletsizlikten kurtarmak istediği için sosyal adaletçidir, İnsanlarda saklı bütün manevi ve maddi gücü harekete geçirmek, insanları yaşama ve çalışma şartlarına yön verici duruma getirmek istediği için de devrimcidir.” CHP’nin 1965 seçim yenilgisinden sonra, parti içinde bir süredir dile getirilen ancak belli bir içeriğe sahip olmayan “ortanın solu” düşüncesinin tartışıldığı toplantılar düzenlenmiştir. Önce Ecevit’in çevresindeki sınırlı sayıda kişiyle başlayan bu toplantıların katılımcı sayısı, daha sonra artmış ve tartışmalar sistematik hale getirilmiştir. Bu tartışmalar sonucunda netleşen görüşlerin ifade edilmesine karar verilmiş ve elinizdeki ünlü Ortanın Solu kitabı, Ecevit tarafından kaleme alınmıştır.
  • Bülent Ecevit
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    395,87 KB
    Eser Türü: Kitap
    “Gerçi Türkiye bu yeni ekonomik modeli izlemeye başladığı için sevinenler arasında, kapitalizmi ciddi olarak benimsemiş bazı ülkeler de bulunabilir. Ama onlar kendilerine başka ülkelerde sağlayabileceği sömürü olanakları için sevinirler buna. Bu ekonomik politikayla, hele bu ekonomik politikanın dış politika gerekleri yerine getirilmekle, krediler de gelir Türkiye’ye. Fakat o kredileri ödeyebilme gücü gelmez ve böyle bir ekonomik politikanın dış politikadaki bedeli, ulusal bağımsızlık yönünden riskleri, yükleri arttıkça artar. Böylece yabancıların kazancı artar; işçimizin, köylümüzün alın teri karşılığında sağlanan dövizi yasallaşmış döviz kaçırma yollarından yurtdışında bırakanların kazançları artar; ama Türkiye’nin kazancı artmaz, Türk halkının kazancı artmaz; Türk halkı işçisiyle, köylüsüyle, memuruyla ve fabrikaları çalıştıracak mühendisiyle yoksullaştıkça yoksullaşır, ezildikçe ezilir, hatta özel sektördeki küçük ve orta boy işletmeciler, gerçek anlamda milli sanayiciler de ezilirler, ya yok olup giderler ya da büyük sermayenin, yabancı sermayenin uydusu durumuna gelirler.” Bu kitapta 24 Ocak 1980 tarihinde Demirel hükümeti tarafından açıklanan ünlü istikrar tedbirlerinin hemen ertesinde ana muhalefet partisi lideri Bülent Ecevit’in yaptığı konuşmalar yer almaktadır. Ecevit bu konuşmalarında tedbirlerin Türkiye’deki ekonomik düzeni daha da ağırlaştıracağı öngörüsünde bulunarak bunun ülkeye bazı ciddi siyasi bedellerinin olabileceği yolunda, sonradan haklı çıktığı bir uyarı yapmaktadır.
  • Bülent Ecevit
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    497,76 KB
    Eser Türü: Kitap
    “Bizim davamız, Sayın Demirel’le, Adalet Partisi ile sen ben davası değil, bizim davamız gençlere, çocuklara kıyılmasını önleme davası. Bizim davamız, demokrasinin gereği olan düşünce ayrılıkları içinde milli birliği sağlama ve koruma davası. Tıpkı 1974’de sağlayabildiğimiz gibi… Bizim davamız demokratik hukuk devleti davası… Bizim davamız hakkı alınmak istenen, birbirine kırdırılmak istenen işçinin davası. Bizim davamız köylünün emeğinin hakkını ve insanca yaşama olanağını ona kazandırma davası. Orman köylüsünün hakkını birkaç zengine, imtiyazlı kişiye yedirip orman köylüsünü aç bırakmama, çaresiz bırakmama davası. Bizim davamız, dünyada gitgide yalnızlaştırılan Türkiye’nin, dünyada yeniden, en az 1974 yılında olduğu kadar güçlü ve saygın olabilmesi davası… İçerde halka karşı zorba, dışarıda yabancılara boynu eğik olan bir hükümet yerine; içerde kendi halkının önünde boynu eğik, dışarıda yabancıların karşısında başı dik bir hükümete kavuşma davası bizim davamız. Bizim davamız, Türkiye’de barış sağlama, huzur sağlama, sosyal adalet içinde gerçek kalkınma sağlama davası.” Bülent Ecevit ile Süleyman Demirel 12 Mart sonrasının en önemli iki aktörü ve Ecevit’in genellikle muhalefette kaldığı, Demirel’inse Milliyetçi Cephe koalisyonlarının başbakanı olarak yer aldığı bu dönemin iki siyasi kutbuydu. Muhalefet lideri olarak Ecevit, her fırsatta Demirel’i eleştirmiş ve uyarmıştır. Ecevit’in bu uyarılarından biri de, Süleyman Demirel başkanlığındaki MC Hükümetinin 1976 yılı bütçe tasarısını eleştirdiği Meclis konuşmasıdır. Elinizdeki kitap, Türkiye’nin 1965’ten o güne kadarki siyasi-ekonomik tarihinin de geniş bir eleştirisini içeren 1975 tarihli bu konuşmanın metninden oluşmaktadır.
  • Bülent Ecevit
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    496,26 KB
    Eser Türü: Kitap
    1970'lerin ikinci yarısında Türkiye'de devrimci ve sol hareketlerin güç ve etkisinin artmasıyla birlikte siyasi çatışmalar da giderek şiddetlenmekteydi. Bu dönemde sağın ürettiği en temel politikalardan biri, bu eylemci hareketlerle CHP'yi ilişkilendirerek devlet ve seçmen nezdinde parti üzerinde bir şaibe bulutu yaratmaya çalışmaktı. Denebilir ki Bülent Ecevit, bütün o yılları bu suçlamalara karşı partisini savunmakla geçirdi. Soldan da sürekli eleştirilen CHP'nin ülkede hüküm süren kaotik ortam içinde geliştirdiği en önemli siyasetlerden biri, hem siyasi rakip ve karşıtlarına, hem seçmenlere, hem de kendi üyelerine siyasi yelpazedeki yerini yeterince açık biçimde ifade etmeye çalışmaktı. Devrimci sol hareket ve kavramlarla arasına herkesin rahatça fark edebileceği kalınlıkta bir çizgi çekmek isteyen Ecevit'in en güçlü araçlarından biri, Marksist köklere sahip olmadığını vurguladığı "demokratik sol" kavramıydı. Elinizdeki kitap, uzun yıllardan ve türlü siyasi maceralardan sonra kuracağı yeni partinin adını oluşturan bu kavramın içinin bizzat Ecevit tarafından nasıl doldurulduğunu gösteren konuşma ve söyleşilerden oluşmaktadır.
  • Bülent Ecevit
    metin - Türkçe
    24 Ayrım
    401,16 MB
    Eser Türü: Kitap
    'Türkiye'de düzen niçin ve nasıl değişmelidir?.. Bu soruyu cevaplandırabilmek için önce Türkiye'de bugün nasıl bir düzen bulunduğu; Türkiye'de bulunan düzenle Anayasa'nın öngördüğü düzen arasında ne gibi ayrılıklar olduğu saptanmalıdır. Kitap bir yandan bunu saptamakta, bir yandan da düzenin niçin ve nasıl değişmesi gerektiğini ayrıntılarıyla göstermektedir. … Ortada bir bozuk düzen vardır. Toplumumuzda ekonomik, sosyal ve kültürel yönlerden gördüğümüz bütün aksaklıklar, temeldeki bu düzen bozukluğunun belirtileridir. Bu düzen bozukluğu, gelişme sürecinde bulunan, geri kalmışlıktan kurtulabilmek ve çağdaş uygarlık düzeyine ulaşabilmek için gelişmesini hızlandırmak zorunda olan Türk toplumunu birtakım dar boğazlara veya çıkmazlara sokmaktadır. Düzen bozukluğunun köklerine inmeksizin yapılacak yüzeysel düzeltmelerle veya yönetsel tedbirlerle, o dar boğazları açmak, o çıkmazları aşmak mümkün olmayacaktır.' Bülent Ecevit, 1968 yılı bütçesi üzerine yaptığı konuşmada, ülkedeki sosyo-ekonomik koşulları ayrıntılı biçimde eleştirmiştir. Daha sonra bu konuşmasını esas alarak Bu Düzen Değişmelidir adlı kitabı kaleme almıştır. Kitap, bütçe eleştirisini çok aşan bir etki yaratarak ardı ardına baskı yapmış, adı ise 1970'li yıllar boyunca Ecevit'in siyaset sahnesindeki en ayırt edici sloganlarından biri haline gelmiştir. Bülent Ecevit'in bütün eserleri yayınevimiz tarafından yayınlanmaktadır. Bu kapsamda şimdiye kadar çıkan kitaplar şunlardır: Mithat Paşa ve Türk Ekonomisinin Tarihsel Süreci, Ortanın Solu.
  • Bülent Ecevit
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    134,71 KB
    Eser Türü: Kitap
    "Benim için şiir yazmak özellikle siyasete girdiğimden beri bir iletişim aracı bir düşünce açıklama yolu değil bir düşünme yöntemidir. Topluma bir bildirim olacaksa bunun için şiirden yararlanmam. Yine de yazdığım şiirde bir bildiri bulunabilir. Ama çoğu kez ben de o bildiriyi şiirden öğrenirim veya çıkarmaya çalışırım. Üstelik şiiri özel eylemim saysam bile bu özel eylemin toplumsal yaşamımdan ve siyasal eylemimden büsbütün kopuk olmadığını da biliyorum. Siyasete girdim diye şiir yazmayı şiir çevirmeyi bıraksaydım siyasette ben ben olmazdım. "Her siyaset adamının siyasetten başka bir dünyası da olmalıdır. Zaman zaman o başka dünyasına geçip siyasete siyasetin dışından da bakabilmelidir. Siyasetin bir soyut uğraş olmadığını siyasetin öz konusunun insan olduğunu öz amacının insan özgürlüğü ve mutluluğu olduğunu unutturmayacak bir uğraşı bir bakış açısı bulunmalıdır siyaset adamının."
  • Bülent Ecevit
    - Türkçe
    24 Ayrım
    401,16 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Süleyman Durmuş
    Türkiye'de düzen niçin ve nasıl değişmelidir?.. Bu soruyu cevaplandırabilmek için önce Türkiye'de bugün nasıl bir düzen bulunduğu; Türkiye'de bulunan düzenle Anayasa'nın öngördüğü düzen arasında ne gibi ayrılıklar olduğu saptanmalıdır. Kitap bir yandan bunu saptamakta, bir yandan da düzenin niçin ve nasıl değişmesi gerektiğini ayrıntılarıyla göstermektedir. … Ortada bir bozuk düzen vardır. Toplumumuzda ekonomik, sosyal ve kültürel yönlerden gördüğümüz bütün aksaklıklar, temeldeki bu düzen bozukluğunun belirtileridir. Bu düzen bozukluğu, gelişme sürecinde bulunan, geri kalmışlıktan kurtulabilmek ve çağdaş uygarlık düzeyine ulaşabilmek için gelişmesini hızlandırmak zorunda olan Türk toplumunu birtakım dar boğazlara veya çıkmazlara sokmaktadır. Düzen bozukluğunun köklerine inmeksizin yapılacak yüzeysel düzeltmelerle veya yönetsel tedbirlerle, o dar boğazları açmak, o çıkmazları aşmak mümkün olmayacaktır.' Bülent Ecevit, 1968 yılı bütçesi üzerine yaptığı konuşmada, ülkedeki sosyo-ekonomik koşulları ayrıntılı biçimde eleştirmiştir. Daha sonra bu konuşmasını esas alarak Bu Düzen Değişmelidir adlı kitabı kaleme almıştır. Kitap, bütçe eleştirisini çok aşan bir etki yaratarak ardı ardına baskı yapmış, adı ise 1970'li yıllar boyunca Ecevit'in siyaset sahnesindeki en ayırt edici sloganlarından biri haline gelmiştir. Bülent Ecevit'in bütün eserleri yayınevimiz tarafından yayınlanmaktadır. Bu kapsamda şimdiye kadar çıkan kitaplar şunlardır: Mithat Paşa ve Türk Ekonomisinin Tarihsel Süreci, Ortanın Solu.
  • Bülent Ecevit
    insan sesi mp3 - Türkçe
    11 Ayrım
    298,83 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Bengülşah Demir
    Atatürk devrimciliği iki yönlüdür. Bir yönüyle, Atatürk devrimciliği, onun, sağlığında yapmış olduğu devrimleri kapsar. Devlet biçiminde, yasa düzeninde yapılan devrimler, laiklik devrimi, yazı devrimi, kadın hakları devrimi, giyim kuşamla ilgili devrimler, belirli kişilere tanınmış ayrıcalıkları kaldıran devrimler, bu arada sayılabilir. Bunların hepsinin üstünde de, Türk Ulusunun siyasal ve ekonomik bağımsızlığını sağlayan Kurtuluş devrimi gelir. Bunlar Atatürk devrimciliğinin somut yönüdür. Öte yandan, Atatürk, Türk toplumunun evrim yoluyla değil, devrimci atılışlarla ilerlemesini öngörmüştü. Buna göre, Atatürk devrimciliği Atatürk’ün sağlığında yapılmış somut devrimlerle sınırlı kalmamakta, sürekli bir devrimcilik niteliğini kazanmaktadır. Bu da, Atatürk devrimciliğinin soyut yönüdür. İnsan, ancak, Atatürk devrimciliğini her iki yönüyle, somut ve soyut yönleriyle benimserse gerçek bir Atatürkçü, gerçek bir Atatürk devrimcisi olabilir.” Elinizdeki kitap, Bülent Ecevit’in, 1969 yılında Sosyal Demokrasi Dernekleri Federasyonu’nca düzenlenen Atatürk’ü anma toplantısındaki konuşmasına dayanmaktadır. Ecevit’in daha önce ve daha sonra yaptığı kimi Atatürk’ü anma konuşmaları da eklenerek yayımlanmaktadır.