Yazara Gore Listeleme

  • Byung-Chul Han
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    906,09 KB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren:
    Pürüzsüzlüğü çağımızın alameti olarak tanımlıyor Byung-Chul Han. Pürüzsüz olanın güzelin en önemli ölçütü kabul edildiği bir zamandan dem vuruyor. Akıllı telefonlarımızın pürüzsüz ekranlarındaki like/beğen tuşundan ibaret estetik beğenimizi hedef alıyor. Güzelin canına kasteden, tahtına göz koyan pürüzsüzlüğün ipini pazara çıkarıyor. Fakat sadece bununla da kalmıyor. Çağın tüketim içinde boğulmaya mahkûm ettiği, öznelliğin tahakkümündeki güzeli yeniden düşünmeye davet ediyor okuyucuyu. Hakikat, ahlak, politika ve hatta felaketle arasındaki sahih akrabalığın izlerini sürüyor. Hülasası, okura felsefenin hâlâ bütün görkemiyle hayatına devam ettiğini ve söyleyecek birçok sözü olduğunu hatırlatıyor. Eserleri ondan fazla dile çevrilen Byung-Chul Han, sade üslubuyla felsefeyi akademinin sıkıcı koridorlarından hayatımızın geniş meydanına taşıyor. Ve her satırında okuyucuyu sadeliğin görkemli diliyle şaşırtmaya ve sarsmaya devam ediyor.
  • Byung-Chul Han
    insan sesi mp3 - Türkçe
    8 Ayrım
    150,89 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Edanur Çak
    İnsanların vakit öldürmek icin cırpındığı zamanlar bitti. Artık vaktin ölü olarak doğduğu, bir gelecek ufkunun yerini “hemen şimdi”nin aldığı cağda yaşıyoruz. Daha 1945’te Vâ-Nu Akşam gazetesindeki köşesinde memurluktan, hayattan sıkılanlar icin amatörlüğü salık veriyordu, Erişirgil 1956’da yazdığı Merak ve Dikkat adlı kitabında sıkılmış öğrencilere merak nasıl aşılanır diye soruyordu. Merak uyanmadan dikkat olmaz, eğitim merakı üretmek lazım diyordu. 80’lerle beraber eskilerin “sürat asrı” dediği devri kapatan, hızın sadece fiziksel değil sanal bir dünyada da bir mevzu haline geldiği, insanların, malumatın her an ulaşılabilir olduğu, sosyal ilişkilerin yerini ‘etkileşim’e terk ettiği bir döneme girdik. Merakımız varsa dahi ilgi duyamıyoruz, dikkat kesilemiyoruz. Dikkatimiz yazılım arayüzeylerinin arasında, bir yüzeyden diğerine atlamakla meşgul. Ara’nın yerini hiperaktiflik, yani oradan oraya atlamak aldı. Yerimizde duramıyoruz. Gündemimiz aralıksız olarak “güncel”leniyor, ve tüm bu bitmek bilmeyen yepyeni şimdiden bezmiş durumdayız, bugün olmazsa yarın... Yorgunluk Toplumu’nu Almanya’da son on senenin en çok satan kitaplarından biri yapan şey kapitalizmin son yirmi yılında ortaya çıkan yeni bir yaşam biçiminin insanı nasıl ufaladığını göstermesi: sıfırı tükettik ve devam ediyoruz, her şey angarya geliyor, devam ediyoruz. Byung-Chul Han’ın eseri sürüncemede kalmış, depresyondan çıkamayan, sürmenaj olmuş insanın durumuna dair bir başyapıt.
  • Byung-Chul Han
    insan sesi mp3 - Türkçe
    10 Ayrım
    84,23 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Zehra Evin
    “Şeffaflık neoliberal bir aygıttır. Enformasyona dönüştürmek amacıyla her şeyi içine girmeye zorlar. Günümüzün gayri maddi üretim ilişkileri koşullarında daha fazla enformasyon ve daha fazla iletişim, üretkenlik ve hızda artış demektir. Buna karşılık gizlilik, yabancılık ve ötekilik sınırsız iletişime engel oluşturur. Şeffaflık adına bunlardan kurtulmak gerekir. “Şeffaflık insanı camlaştırır. Şiddeti de buradadır. Sınırsız özgürlük ve iletişim topyekûn kontrol ve gözetime dönüşüyor. Sosyal medya da giderek toplumsallığı disiplin altına alan ve sömüren dijital panoptikonlara benziyor daha çok. “Şeffaflık bir ideolojidir. Bütün ideolojiler gibi onun da mistik hale getirilmiş ve mutlaklaştırılmış olumlu bir çekirdeği vardır. Şeffaflığın tehlikesi de bu ideolojikleşmededir. Totalize edilirse şiddete yol açar.” – Byung-Chul Han
  • Byung-Chul Han
    insan sesi mp3 - Türkçe
    19 Ayrım
    612,89 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Melahat Coşkun
    Han'ın kitabı, eski toplumlardan günümüze şiddetin tarihsel değişiminin temel uğraklarını tespit eden felsefi bir anlatı. Yazar bunu yaparken şiddetin tarih boyunca inatla kalıcılık göstermesini araştırmış bir dizi düşünüre, Sigmund Freud, Carl Schmitt, Walter Benjamin, René Girard, Giorgio Agamben, Gilles Deleuze, Michael Hardt ve Antonio Negri'nin tezlerine eleştirel bir gözle uğrayarak kısa ve özlü bir hikâye kuruyor. Şiddetin Topolojisi, bakış açımızı tekrardan sorgulamamıza ve değiştirmemize neden olan o kısa ama etkili felsefi uyarılardan biri. "Geç modernitenin başarıya ve performansa odaklı öznesi, kendi dışın-daki bir iktidar kurumunun baskısına maruz kalmadığı ölçüde özgürdür. Ama gerçekte bir kul kadar da özgürlükten yoksundur. Dış baskı nihayet aşıldığında, içerideki basınç devreye girer. Başarıya ve performansa odaklı yaşayan özne, bir depresyon geliştirir. Şiddet azalmadan sürmektedir. Yalnız ağırlık noktası içeri kaymıştır. Egemenlik toplumundaki kelle alıcı kuvvet yani dekapitasyon, disiplin toplumundaki deformasyon ve başarı ve performans toplumundaki depresyon, şiddetin topolojik dönüşümünün birer aşamasıdır. Şiddet giderek içselleştirilir, ruhsallaştırılır ve böylelikle görünmez hale gelir. Giderek Öteki'nin veya Düşman'ın olumsuzluğunu üzerinden atar ve insanın kendisine yönelir." -Byung-Chul Han- (Tanıtım Bülteninden) Sayfa Sayısı: 152