Eserlere Göre Listeleme

Toplam 2090 sonuçtan 1411 - 1420 arası görüntüleniyor.
  • Ali Kaşiğuyun
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    188,24 KB
    Eser Türü: Kitap
  • Faruk Söylemez
    metin - Türkçe
    3 Ayrım
    19,76 MB
    Eser Türü: Kitap
  • Doç. Dr. Bilal Eryılmaz
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    1,29 MB
    Eser Türü: Kitap
    Osmanlı Yönetimi ile gayrimüslim topluluklar arasındaki ilişkilerin gelişme seyrini inceleyen bu çalışmada gayrimüslimlerin statüsü ile hakları genel hatlarıyla ortaya konulmuştur. Gayrimüslimlerin kamu yönetimindeki durumları, nüfusları, Gülhane Hatt- ı Hümayunu’nun meydana getirdiği değişimlerin sonuçlarını ve Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e uzanan süreç eserde ele alınmaktadır.
  • İlber Ortaylı
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    400,50 KB
    Eser Türü: Kitap
    Türkiye’de tarih denilince akla ilk gelen isim İlber Ortaylı’nın kaleminden Osmanlı hukuk tarihinin merkezinde yer alan ve üzerine pek konuşulmayan kadıları anlatan önemli bir çalışma… Kadılık İslam Ortaçağında ortaya çıkan idari ve adli bir görevdir. Kadı’nın sosyal-idari fonksiyonları değerlendirilirken on dört asırlık İslam tarihi içindeki evrimi göz önüne alınmadığından, bu kurumun İslam öncesi imparatorluklardan neleri, ne ölçüde miras aldığı üzerinde de durulmamıştır. İlber Ortaylı, Osmanlı Devleti’nde Kadı adlı bu çalışmasında kadıların tarihini ve yargı görevlerini, tayinini, görev süresini, yargı bölgesini, yardımcılarını, diğer memurlar arasındaki hiyerarşik ilişkisini ve Osmanlı mahkemelerinin nasıl işlediğini birincil arşiv kaynaklarını kullanarak anlatıyor. İlber Ortaylı, hem geniş ufuklu tarihçiliğini hem de tadına doyum olmaz üslupçuluğunu işe koştuğu bu kitabında, Osmanlı dünyasında kadının bütün boyutlarını olağanüstü bir sürükleyicilikle ortaya koyuyor.
  • Necdet Hayta - Uğur Ünal
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    506,03 KB
    Eser Türü: Kitap
    Osmanlı Devleti, kuruluşundan itibaren sürekli ilerleme ve gelişme içerisinde olmuştur. Sınırlarını devamlı genişleten devlet, bu duruma kuvvetli bir teşkilat, başarılı bir yönetim kadrosu ve çağın şartlarına göre kendisini sürekli yenilemesi sayesinde ulaşabilmiştir. XVII. yüzyıla gelindiğinde, Avrupa`da Coğrafî Keşifler, Rönesans ve Reform Hareketlerinin sonuçları etkili bir şekilde hissedilmiş, batılı devletler gelişmesinin önündeki birçok engeli ortadan kaldırmaya başlamıştır. Bunun karşısında Osmanlı Devleti hâlâ Avrupa karşısında üstün olduğu psikolojisinden kurtulamamış, gerekli tedbirleri atacak fikrî ve maddî donanıma sahip olamamıştır. Ayrıca Osmanlı idari mekanizması yozlaşmaya başlamış, ilmî müessese, tımar sistemi ve yeniçeri ocağı gibi temel kurumlar bozulmuştur. Bunun dışında uzun süren savaşlar ve beraberinde getirdiği ekonomik sıkıntılar, isyanlar, devleti zor durumda bırakmıştır. Bu duruma çözüm bulmak amacıyla XVII. yüzyılda padişahlar ve bazı devlet adamları çareler aramış, bu amaçla çeşitli girişimlerde bulunmuşlardır. Bu dönemde herhangi bir dış model alınmamış ve devlet kendi iç dinamikleri ile sıkıntılarından kurtulmaya çalışmıştır, XVIII. yüzyıl başlarında bunun yeterli olmadığı görülüp yatının üstünlüğü kabul edilerek Osmanlı yöneticileri, devletin kurtuluşu için Avrupa`yı model almaya başlamışlardır. Osmanlı devlet adamlarının ilk defa şuurlu fakat plansız olarak batı tarzında modernizasyon faaliyetleri Lale Devri (1718–1730) ile başlar. XVIII. yüzyılın sonunda III. Selim ile birlikte artık yenileşme hareketleri bir plan ve program dâhilinde ele alınmaya başlanmış, her ıslahat dönemi daha sonraki dönemler için yol gösterici olmuş ve Cumhuriyeti`nin ilanına kadar bu şekliyle devam etmiştir. Biz bu çalışmamızda XVII. yüzyıl başlarından I, Dünya Savaşı`nın sonuna kadar gerek devleti kalkındırmak gerekse varlığım koruyabilmek amacıyla yapılmaya çalışılan yenilikleri ele almaya çalışacağız.
  • Osman Köse
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    83,16 KB
    Eser Türü: Kitap
  • Mehmet Fuad Köprülü
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    1,03 MB
    Eser Türü: Kitap
  • Mehmet Fuad Köprülü
    insan sesi mp3 - Türkçe
    10 Ayrım
    290,72 MB
    Eser Türü: Kitap
    İlk Osmanlı kaynaklarında Osmanlı hanedanlığının menşei konusunda Osmanlılardan bahsetmeyerek sadece Kayılardan bahsetmeleri, II. Murad döneminden başlayan ve Oğuz şeceresinde şerefli bir yer sahibi edinmek amacından dolayı böyle bir anane vücuda gelmesini sağlayan bir harekete sebep olduğunu ileri süren, yani Osmanlıları Kayılardan kabul etmeyen Paul Wittek|in görüşleri bu konuda bazı tereddütlerin doğmasına sebep olmuş, ayrıca Z.V. Toganın Kayıların Oğuza dayandırılmasının bir zorlama eseri olduğu ancak her nasıl olursa olsun Osmanlıların XII. yüzyılda Horasan|dan Ahlat yoluyla gelen Kayılardan olduğu iddialarına Fuad Köprülü , Kayıların bir Oğuz boyu olduğunu ve Osmanlı ailesinin bu Kayılara mensub olduğunu açıklamıştır. Osmanlı hükümdarları kendilerini meşru kılmak amacıyla kendilerini şecerede önemli bir yere oturtmak isteselerdi, Oğuz ananesine göre hükümdarların en çok çıktığı Salur veya Kınık boylarından birinden geldiklerini iddia ederlerdi. Osmanlı sülalesinin, Türklerin soylarının Oğuz Han|a kadar çıkarılan silsilenamede yer alması konusu ise sadece hükümdar ailesine değil, Kayı boyuna aittir ve menkıbevî değerinden başka bir önemi yoktur. Bunlardan başka devletin gücünün arttığı dönemlerde hem Osmanlı hanedanının asaletini yüceltmek hem de imparatorluğun oluşumundaki bazı etkenleri daha sempatik göstermek amacıyla Osman|ı Komenler soyundan getiren veya peygamber soyuna dayandıran çeşitli rivayetlerin gerçekle alakası yoktur.
  • Mehmet Fuad Köprülü
    bilgisayar sesi mp3 - Türkçe
    1 Ayrım
    300,27 MB
    Eser Türü: Kitap
  • İhsan Süreyya Sırma
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    744,50 KB
    Eser Türü: Kitap
    " An'o Yemendir Gülü çemendir Giden gelmiyor Acep nedendir?" gibi türkülerin neden yakıldığını bilenimiz var mı? Oraya gidenler, neden dönmüyorlardı? Batıya gırtlağına kadar borçlanmış Osmanlı, binlerce kilometre ötede bulunan Yemen'de ne arıyordu? İşte elinizdeki kitapla, sizlere bunlardan bir tanesinin hazin öyküsünü anlatmaya çalıştım..

Sayfalar