Ortodoks yöntemler kullanarak yoksullukla mücadele edebilir miyiz? İşgücünü satmadan ve toplumsal olarak kabul görmüş çalışma kavramını yaygınlaştırmadan maişet derdine yeni çözümler bulabilir miyiz?
Yaşam projelerinin çalışma, profesyonel yetenek ve meslekler yerine tüketim tercihleri etrafında inşa edildiği bir tüketim toplumunda yoksul olmak, evrensel istihdama dayalı üreticiler toplumunda yoksul olmaktan oldukça farklıdır. "Yoksul olmak," başlangıçta, anlamını işsiz olmaktan alırken, günümüzde yeterince tüketemiyor olmanın berbat halinden almaktadır. Yoksulluk içinde yaşamanın ve bu sefaletten kurtulmanın umut ve olanaklarında gerçekten farklılık yaratan anlamlardan biri budur.
Bu ilgi çekici eser, modern tarih boyunca meydana gelen bu değişimi göstermeye ve bu değişimin toplumsal sonuçlarının dökümünü yapmaya çalışmaktadır. Bunu yaparken, artan yoksulluğu yenmek ve sıkıntılarını dindirmek için bulunan sınanmış ve iyi bilinen çarelerin, günümüzdeki yoksulluğun sorunlarını kavramaya ve çözmeye ne ölçüde uygun olduğunu (ya da olmadığını) dikkate almayı amaçlamaktadır. Sosyoloji ve siyaset meraklıları, bu eseri, sürmekte olan toplumsal bir sorunun değişen anlam ve önemi üzerine paha biçilmez bir kitap olarak değerlendireceklerdir.