Azmî; azmeden, azim etmeyi elden bırakmayan , azimli demektir Türkçemizde ki hayatla ilgili kendine hedef koyan çeşitli engellere rağmen koyduğu hedeften vaz geçmeyen, kararlı bir şekilde bıkmadan usanmadan hedefine yürüyen insanları anlatan bir sıfattır .Azmi de, azim+i ; azime ait olan demektir…
Hakkı Hak Peşinde kitabıyla kamuoyunun karşısına çıkan Sevgili Azmi Ermiş, Altı Nokta Körler Derneği Denizli Şubesi Başkanı, Türkiye Körler Federasyonu GYK üyesi, Halen Anadolu Üniversitesi Sosyoloji Bölümünde okuyan, 2013 yılından bu yana resmî anlamda emekli öğretmen fakat hayatın her dâim içinde olan, Denizli sosyal hayatının renkli bir siması ve figürü olan çok sevgili bir ağabeyimizdir.
Azmî, azmeden demektir dedik ya… Adı Azmî olmasa da aynı konuma sahip pek çok dostum var bu anlamda. Muzaffer Esgin ve Fazıl Esgin kardeşler hem müzisyen hem öğretmen kimlikleriyle azimlidirler… Emel ve Nevin öğretmenlerim, Veysel kardeşim eğitimci azimlilerdir. Ülkü Çetinkaya, hem el işleri hem de sanat ortamlarındaki katılımcı kimliğiyle azimlidir. PAÜ Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitiminde öğrencilerim olan Süleyman Ünlüer, satranç, futbol vb etkinlikleri ve memur kimliğiyle, Gamze öğrenciliğiyle azimlidir. Bir yıl öğrencimiz olan Söke’de memur olarak yaşayan Serkan Karagül’ün azmî, Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü öğrencisi sevgili şâir Yunus Yılmaz Cana Aşk Düştü şiir kitabı ve memur kimliğiyle bir başka azimli kişiliktir, Lokman Ayva ile Metin Şentürk’ü azimleri yönüyle saymaya gerek var mıdır bilmem!..
Hakkı Hak Peşinde’nin yazarı Azmi Ermiş ağabey 1948 Güney doğumlu. Aynı ilçenin, aynı mahallenin ve aynı sokağın çocuklarıydık Azmi ağabeylerle. Onlar yedi çocuklu bir ailenin bireyleri oldukları için hemen her zaman bir oyun kurarlardı sokakta. Biz de bir şekilde katılırdık oyunlarına. 1966’da başladığı öğretmenliğe 1973’te Afyonkarahisar’da geçirdiği bir hastalık yüzünden görme duyusunu kaybettiği için öğretmenlikten ayrılmak zorunda kaldı.
Ailesinin desteğiyle bunalımlarını atlatan Azmi ağabeyin bitmek bilmeyen azmi de 1979’da yeniden memurluğa dönüşüyle başladı. İki kardeşiyle birlikte kurdukları Altı Nokta Körler derneği yöneticiliği ile de bir anlamda hayatın içine bodoslama atlayıverdi. O gündür bu gündür. hayatın hemen her alanında ya yönetici, ya katılımcı, ya paylaşımcı ya da icracı olarak yerini alır Azmî ağabey. Bu nedenle de hayat bürokratik bakanların pek de hoşuna gitmez haliyle. Fakat o yamasını, konuşmasını sürdürür gelir yıllardan beri. Bazen korolarda şarkı türkü söyleyen bir korist, bazen bir eylemde gözcü, bazen bir basın toplantısında basın sözcüsü, bazen dergi ve gazetelerde yazar ve dostlar meclisinde şakaları ve esprileriyle vazgeçilmez bir dosttur o.
28 Şubat 2015 günü Denizli Barosu Lokalindeki imza gününde bütün bu yaşam sürecinin geri dönüşünü gördük birkaç saat içerisinde. İşte hayatın içinden derledikleriyle oluşturduğu Hakkı Hak peşinde adlı kitabından bir alıntı:
….Op op diyen bir ses. Yavaşladı.
-Hafız dimdirek git.
-Nasıl…? Dedi gülümseyerek.
-Bak bak şöyle gid şöyle. Yürüdü.
-Öyle değil şöyle dedik yaa. Elini rast gele salladı.
-Şu tarafa mı? Yüksek sesle:
-Laf anlasana şu tarafa
-Bastonun göüz görmüyor dedi gırgıra almıştı.
Adam;
-Cenabı Allah akıl noksanlığı vemesin adama. Hem gömüyo hem de anlamıyo…
Azmî’nin (Bitmeyen) Azmi dedik ya, yazıya başlarken… Aslında her insana hepimize her zaman lâzım olan azmi adı da Azmî olan Azmi Ermiş ağabeyimin sergilemiş olması her türlü takdirin üzerinde. Tebrik ediyor hepimize örnek olmasını diliyoruz. Muhabbetle…