Eserlere Göre Listeleme

Toplam 2089 sonuçtan 2021 - 2030 arası görüntüleniyor.
  • Süleyman Dama
    metin - Türkçe
    3 Ayrım
    4,30 MB
    Eser Türü: Kitap
    İddia ediyoruz ki mahşerin psikolojisini bu denli canlandıran başka bir kitap yazılmadı. Belki de mahşeri, uyku-uyanıklık (yakaza) halinde başka bir boyutta yaşamayı hiç duymadınız. "Ey Yâr Gir Kalbime" adlı bu kitap, uyku - uyanıklık (yakaza) halinde mahşerin tüm aşamalarını başka bir boyutta yaşayan bir gönül erinin ilginç hikâyesidir. Görüp yaşadıkları, adeta Kur'an'ın mahşer psikolojisini ortaya koyan ayetlerinin önceden yaşanmış hali gibidir. Hasret, pişmanlık, endişe, korku, sevinç ve ümitler mahşerin yaşamında öylesine karmaşıktır ki sevincine de korkusuna da dayanmak neredeyse imkânsızdır. Bu kitapla nefesler tutulacak, okunan her bölümden sonraki aşama merak edilecek. Kalp sürekli Rabbini arayacak, "Utancım bana yeter, Ey Yâr gir kalbime" diyecek. Diyaloglar sanki kendisiyle yapılmış gibi olacak. Mahşerin bilinmeyen ayrıntıları bu kitapla gün yüzüne çıkacak. Yüzler bazen parıl parıl parlayıcıdır orada, bazen de kederlerinden dolayı simsiyah kesilmiştir. Cennet ehli ile cehennem halkının diyalogları bambaşkadır kitapta. Zemin bazen ateştir orada; üzerinde dans eden buzdan sevaplar vardır. Bazen de bin bir çeşit renk ve kokusuyla cennet bir hasretliktir insan için. Peygamberlerin bile fısıltı halinde konuştukları bu zaman diliminde En Sevgili onu sevenlerin tüm hasretlerini dindirecek duası ile bambaşka bir görüntü sunmaktadır. Önemli bir hatırlatma yapalım ki kitapta konu edilen hayat, hiçbir şekilde yaşanacakların aynısı değildir elbet. Ancak kişinin uyku-uyanıklık halinde yaşadığı mahşeri hayat, Kur'an ayetleriyle örtüştüğü, kitapta apaçık görülecektir. Kitap biraz olsun kendi geleceğini düşünenler ve mahşerin ayrıntılarını merak edenler içindir (Tanıtım Bülteninden)
  • Jean Laffıtte
    insan sesi mp3 - Türkçe
    32 Ayrım
    1012,03 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Berrin Tara
    Kapitalist-emperyalist sistemin insanlara ve insanlık üzerine en ciddi ve en ağır saldırılarının yapıldığı dönemlerin birinden hatta belki en ağırından geçiyoruz. Dünyanın üçte birinde fiili işgal ve emperyalist politikalar çerçevesinde gerçekleşen iç savaşların olduğu; uygulanan neo-liberal politikalar yüzünden sömürü ve yoksulluğun sürekli olarak arttığı; bu nedenle insanın insan olarak yaşaması için gereken maddi koşulların ortadan hızla kalktığı; tekelci polis devletinin uyguladığı baskının sürekli arttığı ve ülkelerin korku imparatorluklarına dönüştüğü bir dünyada yaşıyoruz. Nihayetinde insanın, eğitim, medya ve resmi ideolojilerle kafası esir alınan; düşünce ve eylem fakiri haline dönüşen; kelimenin tam anlamıyla akıl tutulması yaşayan; insan olmanın erdemlerini, güzelliklerini, gerekliliklerini unutan yani insanlıktan çıkmaya başlayan insanlara dönüştüğü bir dünyadır bu. Biz bugün her şey bir yana, insan olarak kalabilmek için dahi büyük çaba sarf edilmesi ve bunun tek yolunun da kapitalist-emperyalist düzenle mücadele edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.gerçeklerin inatçı şeyler olduğunu da biliyoruz ve de insanlık ateşinin üzerimizi örten karanlığı parçalayabileceğini de. İnsanlık tarihine ve sınıflar mücadelesine baktığımızda görüyoruz bunu. Bu nedenle de tarihin pek çok döneminden, bugün unutulmaya başlanan ancak bize mücadeleyi, kimi zaman yenilgiyi kimi zaman zaferi anlatan ama her zaman kendi sözünü söylemiş, kendi hikayesini anlatmış, kendi tarihini yazmış, insan olarak kalabilmişlerin hikaye, roman ve anılarını basmayı, "hatırlatmayı" ve bu deneyimlerden öğrenmeyi bugünün acil görevlerinden biri sayıyoruz. "Anlatılan senin hikayendir"..
  • Oğuz Atay
    insan sesi mp3 - Türkçe
    9 Ayrım
    144 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Mehtap Işık
    'Sevgili Oğuz, ...sana kısaca şunu söylemek istiyordum: Eylembilim'le bize, tamamlayamamış da olsan, anlattığın olaylar ve çizdiğin kişilerle, gene de kendi içinde belli bir bütünlüğü olan unutulmaz bir başyapıt bıraktın. Sahte sağduyuya, yapay aydınlara, basmakalıp kavramlara, kof duygululuklara 'Eylembilim'in intikan kılıcını korkusuzca çeken Server Gözbudak aracılığıyla, çok dolaylı bir biçimde ve kenidine özgü inceliğinle çekilen acıları da eski ustalar gibi yerli yerine yerleştirmeyi başardın. Binlerce teşekkür. Gözlerinden öperim.' Cevat Çapan
  • Oğuz Atay
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    258,95 KB
    Eser Türü: Kitap
    "Sevgili Oğuz,... Sana kısaca şunu söylemek istiyordum: "Eylembilim"le bize, tamamlayamamış da olsan, anlattığın olaylar ve çizdiğin kişilerle, gene de kendi içinde belli bir bütünlüğü olan unutulmaz bir başyapıt bıraktın. Sahte sağduyuya, yapay aydınlara, basmakalıp kavramlara, kof duyguluklara "Eylembilim"in intikam kılıcını korkusuzca çeken Server Gözbudak aracılığıyla, çok dolaylı bir biçimde ve kendine özgü inceliğinle çekilen acıları da eski ustalar gibi yerli yerine yerleştirmeyi başardın. Binlerce teşekkür. Gözlerinden öperim."-Cevat Çapan-
  • Mehmet Rauf
    insan sesi mp3 - Türkçe
    14 Ayrım
    550 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Gülsen Yalu
    Romanın kahramanları Suad ve Süreyya birbirlerini çok severek evlenirler. Evliliklerinin üzerinden beş yıl geçmesine rağmen Süreyya'nın ailesiyle birlikte aynı evde oturmaktadırlar. Fakat evin havası, artık Süreyya'ya da Suad'a da sıkıcı gelmektedir. Aşırı otoriter disiplin düşkünü bir baba, çok konuşan görgüsüz bir enişte, evde her şeye karışan, meraklı ve dedikoducu bir kız kardeşin varlığı, onlarla aynı evde yaşamayı artık çekilmez bir hale getirmiştir. Süreyya, bir an önce bu evden ayrılıp denize bakan sakin bir evde yaşamanın, en azından yazı orada geçirmenin hayalini kurmaktadır. Ama maddi durumları böyle bir arzuyu gerçekleştirmeleri için uygun değildir. Suad'da Süreyya ile aynı düşüncelere sahiptir. Ve iyice sıradanlaşan evliliklerini tekrar canlandırmak için bir değişikliğe ihtiyaçları olduğuna inanmakla birlikte, yine de halinden pek yakınmaz. Fakat, kısa bir süre sonra Süreyya'nın hayali gerçekleşir ve Suad'ın babasından aldığı para sayesinde Boğaziçi'nde yalı kiralarlar. Amaçları yazı burada geçirip, tatil yapmaktır. Süreyya mutlu bir şekilde yazın ve denizin tadını çıkarırken, Süreyya'nın yakın akrabası olan Necib de davet üzerine yalıya gelir. Necip'in gelmesiyle birlikte, yalıdaki hava değişir. Necib ile Suad arasında, kısa zamanda duygusal bir bağ doğar. Burada başlayan duygusal ve samimi ilişki, yaz sonrası yalıyı terk edip daha önce oturdukları konağa dönmeleriyle de devam eder. Türk Edebiyatının ilk psikolojik romanı olan 'Eylül'ü büyük bir beğeniyle okuyacaksınız
  • Mehmet Rauf
    metin - Türkçe
    4 Ayrım
    2,92 MB
    Eser Türü: Kitap
  • Mehmet Rauf
    insan sesi mp3 - Türkçe
    12 Ayrım
    535,64 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Elif Kılıçoğlu
    Eylül'ün kitap halinde ilk basımı 1901 yılında yapılmıştır. Mehmet Rauf'un en önemli eseri sayılan Eylül, zamanın ilk psikolojik eseri olarak kabul edilir... Eserde, Suad, Sureyya ve Necip üçlüsü arasındaki sevgi, sadakat, aşk, evlilik üçgeninde roman kahramanlarının ruhsal çözümlemeleri yapılmaktadır. Evli bir kadınla, kocasının yakın arkadaşı olan adam arasındaki yaşanan yasak aşk ve bunlardan habersiz kocanın ruhsal durumu, kadının ve erkeğin toplumsal rolleri, romanın yazıldığı döneme göre oldukça cesur bir dille anlatılmaktadır. Okunması gereken çok önemli bir Türk klasiği sayılmaktadır...
  • Mehmet Rauf
    bilgisayar sesi mp3
    20 Ayrım
    478,85 MB
    Eser Türü: Kitap
    Mehmet Rauf, modern Türk romanının köklerinin oluştuğu Servet-i Fünûn döneminde dilinin sadeliğiyle öne çıkmış yazarlardandır. Ustası Halit Ziya’nın izinden giderek kaleme aldığı, edebiyatımızda “ilk psikolojik roman” kabul edilen “Eylül”de platonik bir yasak aşkın kahramanları Necib ile Suad’ın tutkularını, çalkantılı iç dünyalarını anlatır. “Eylül”, günümüz okuru için, yalılarda, köşklerde yaşamış Batılılaşma etkisindeki İstanbulluların aile yapısı; kadınların duygu dünyası; müzik, yeme içme, giyim kuşam, eğlence kültürü gibi gündelik yaşam odaklı da okunabilecek klasik bir roman.
  • Kollektif
    insan sesi mp3 - Türkçe
    26 Ayrım
    595,95 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Müge Süzek
    Eylül, edebiyatın, şiirin, müziğin koruması altında. Hem aylardan bir ay hem de ayötesi bir zaman, bir yer, bir duygu. Buna karşın belki de 12 ay içinde en mahcubu, en alçakgönüllüsü, en incesi. Onu öyle çok övüyoruz ki neredeyse kendini unutturup başka bir aya kaçacak, belki şubat olacak belki temmuz. Yapmayalım, abartmayalım, eylülün varlığı yeter deyip eylülde kalalım! İnsan da eylülün koruması altında. Eylül kendisini insanlara adamış durumda. Yeter ki yaz bozgunuyla kış mapusuna girmesin, hem kendisinin hem başkalarının yaşamını zindana çevirmesin diye, fazlalıklarını alır insanın. Azını da çoğa sayar. Özgecidir, ne hüznü öne sürer ne gazeli. Yavaşlığıyla sakinleştirir, usulluğuyla kendine getirir insanı. Eylül bizim neyimizdir? Herkesin kendisinden bir parçayı onda bulduğu ya da aradığı aydır. Yoksa da ne yapar eder, bulur buluşturur verir. Bu kitapta okuyacaklarınız da eylülün bize verdiklerinden tadımlık şeyler. Eylülü sevin, dinleyin, duyun, okuyun, size de çok şey verecektir, sakin olun. Haydar Ergülen 'Eylül' yaşamdan ve düşlerden süzülen öykülerle yüreğe dokunan farklı yolculuklara çağırıyor okuru. Jale Sancak Gündüzdüşü de olsa mutlu olma ihtimali taşıyan bir yolculuk bu, bir yolculuğa çıkılmasa da dönüşünü içeren bir bellek yoklaması eylüle dair, eylül üzerinden. Hakan Akdoğan
  • Mehmet Rauf
    insan sesi mp3 - Türkçe
    6 Ayrım
    166,36 MB
    Eser Türü: Tiyatro
    Arkası Yarın

Sayfalar