Eserlere Göre Listeleme

Toplam 3278 sonuçtan 3191 - 3200 arası görüntüleniyor.
  • Metin İnceoğlu
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    877,50 KB
    Eser Türü: Kitap
    İletişim, son yıllarda Türkiye'de de merkezi bir kavram haline geldi. Reklamcılık sektörü, siyasal alan ve medya dünyası, iletişimin profesyonel bir biçimde tasarlanmasına ve etkili iletişim yollarını kullanmaya daha fazla ihtiyaç duyar hale geldiler. Belirli bir ürünü, hizmeti ya da iddiayı kitlelerin talep etmesi için nelerin yapılması ve nelerden kaçınılması gerektiği konusu fazlasıyla öne çıktı. Bir yandan da Türkiye'nin değer algılamalarındaki her değişim, iletişimi yönetmek isteğinde olan tarafları da etkilemeye başladı, işte Tutum Algı İletişim, sosyal varoluşumuzu mümkün kılan iletişim süreçlerini, toplum ve birey arasındaki etkileşimi göz önüne alarak değerlendirmeye alıyor. İnsan davranışlarını iletişim aracılığıyla etkileyebilme yolları, "uyma ve itaatin" sosyo- psikolojik nedenleri, ikna edici iletişim, sosyal statü ve rollerin iletişime olan etkileri, algılamanın nasıl örgütlendiği ve motivasyonun gücü, kitlelerin motive edilme stratejileri gibi iletişimin en temel konuları, Metin İnceoğlu'nun bu çalışmasında bir bütünlük içinde ele alınmaktadır. Kitap, kitlelerin nasıl olup da belirli mesajlara istenilen yanıtları verdiği ve diğerlerine vermediğini anlayabilmek için; neden bazı reklamların ve kimi siyasetçilerin başarılı diğerlerinin başarısız sayıldığını kavrayabilmek için bilinmesi gerekenleri örneklerle de zenginleştirerek sergilemektedir.
  • Dimitır Dimov
    insan sesi mp3 - Türkçe
    41 Ayrım
    1631,89 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Belgin Toklu
    Tütün adlı bu dev romanda anlatılanlar, tütün dünyasının, Sarı Dünya`nın kişileri arasında geçer. Tütün yapraklarının işlediği atölyelerin tozlu, acı havasında çalışan, benizleri solmuş, ciğerleri çürümüş kalabalık bir insan topluluğu ve onların karşısında sömürgen bir avuç işbirlikçi. İkinci Dünya Savaşı öncesinde başlar roman ve savaş sonuna kadar toplumun on yıllık dünyasını destanlaştırır. Dimov, bu romanını 1951 yılında yayımlayınca büyük tepkilerle karşılaşmıştı. Bu tepkiler, romanın yapısından geliyordu. Romanda anlatılan kişilerin hepsi de capcanlı, yaşayan kişilerdi. Dimitr Dimov, inandığı bir gerçeği roman boyunca dirençle ve büyük bir sanatçı kişiliğiyle dile getiriyordu. İnsanlar ne toptan kötü, ne de kusursuz kimselerdir. <<İnsanlar iyi ya da kötü olarak doğmaz, içinde yaşadıkları toplum düzeni onları iyi ya da kötü yapar,>> diyordu.
  • Selma Fındıklı
    insan sesi mp3 - Türkçe
    13 Ayrım
    238,64 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Tuna Kermen Akarlı
    19 Mayıs 1919’dan başlayıp 1950’lere kadar uzanan, farklı kentlerde farklı olaylarla örülmüş öyküler... Samsun halkını bir telaş almıştı 18 Mayıs akşamı... Sadece adını duydukları bir paşa gelecekti sabah vakti... Genç bir kadın, yerinde duramadı bunu duyunca... Erkeklerin arasında tek kadın olacağını bilse de koştu onu karşılamak için Tütün İskelesi’ne... Mustafa Kemal Paşa’nın bir cümleyle yok edileceğini sanan işgalcilerin kaçınılmaz başarısını haber yapmak üzere Orient Expresse’le bir Fransız gazeteci de İstanbul’a geliyordu... Cephe gerisinde hizmet eden gaziler, Kuvâ-yı Milliye’ye bilgi toplamak için külhanbeyi kılığına bürünmüş gençler vardı oysa...
  • Talip Apaydın
    metin - Türkçe
    2 Ayrım
    733,15 KB
    Eser Türü: Kitap
    "Ağ Osman" derler bir adam. Aceleci, eline çabuk. Sanki ardından kovalayan var. Tütün eker, tütün toplar, tütün dizer. Elleri tütün zifti içinde, ciğerlerine işlemiş tütünün kokusu. Aklında hep tütün... Bir an evvel toplanmalı, dizilmeli. Üstelik tütününe hak ettiği değeri de vermiyor alıcılar. Köylülerinin hepsi, hatta öz kardeşi bile sadece kendi çıkarını düşünüyor, alttan alttan düşmanlık ediyor ona. Hangi biriyle başa çıksın Ağ Osman? Sonunda olanlar oluyor ve Ağ Osman kendi kendine konuşmaya, herkese sövüp saymaya, elleri tütün dizer gibi gidip gelmeye başlıyor. Köyün imamı başında dualar okusa da, Keçeci Dede Yatırı'na götürülüp, içindeki cinler çıkarılmaya çalışılsa da nafile, iyi olmuyor bir türlü. Tam tersine daha da içine kapanıyor. Atadan öteden öğrenilen yöntemler işe yaramayınca tek çare kalıyor geriye: Hastayı şehirdeki doktora götürmek. Tütün Yorgunu yoksul ve cahil köylümüzün gelenekler karşısında çaresizliğini çarpıcı bir dille gözler önüne seren, dokunaklı sahneleriyle okurun içini sızlatan, etkileyici bir eser.
  • Necati Cumalı
    insan sesi mp3 - Türkçe
    29 Ayrım
    429 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Kübra Yeni
    Edebiyatın her dalında verdiği birbirinden başarılı ürünlerle Çağdaş Türk Sanatının önde gelen adlarından biri olan "Necati Cumalı", "Tütün Zamanı" genel adı altında düşündüğü üçlünün ilk romanı "Zeliş"te çarpıcı bir aşk öyküsünü eksen alarak tütün ekicilerinin özel yaşayışlarını yansıtıyor. Romanın yayınlandığı günden beri aşkını, aile çevresine bütün bir kasaba halkına karşı, tek başına, cesaretle savunan "Zeliş" Türk Edebiyatının en sevilen kadın kahramanlarından biri oldu.
  • Necati Cumalı
    insan sesi mp3 - Türkçe
    29 Ayrım
    1307,21 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Görkem Çakıroğlu
    Roman, hikaye, şiir, oyun gibi edebiyatın her dalında verdiği usta işi ürünlerle çağdaş Türk sanatçıları arasında haklı ve büyük bir ürün kazanan ve eserleri üst üste yeni baskılar yapan, yabancı dillere çevrilen Necati Cumalı "Tütün Zamanı" genel adlı altında Zeliş, Yağmurlarla Topraklar, Acı Tütün üçlüsüyle Ege yöresinin yaşamını gerçekçi bir bakış açısıyla, çeşitli toplumsal kesitlerden yansıtarak Türk romanına unutulmaz güzellikte bir Ege destanı kazandırmış olmaktadır.
  • Necati Cumalı
    metin - Türkçe
    4 Ayrım
    2,16 MB
    Eser Türü: Kitap
    Çarpıcı bir aşk öyküsünün ekseninde gelişen tütün ekicilerinin özel yaşantıları. İlk yayınlandığı gün gerçek bir edebiyat kahramanı haline gelen "Zeliş"in çavlan gibi bir biçemde anlatılan öyküsü. Necati Cumalı'dan bir başyapıt daha.
  • Oğuz Atay
    insan sesi mp3 - Türkçe
    53 Ayrım
    550 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Narin Alemdar
    Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri olan Tutunamayanlar'ı Berna Moran, "hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı" olarak niteler. Moran'a göre "Oğuz Atay'ın mizah gücü, duyarlılığı ve kullandığı teknik incelikler, Tutunamayanlar'ı büyük bir yeteneğin ürünü yapmış, yapıttaki bu yetkinlik Türk romanını çağdaş roman anlayışıyla aynı hizaya getirmiş ve ona çok şey kazandırmıştır." Küçük burjuva dünyasını zekice alaya alan Atay "saldırısını, tutunanların anlamayacağı, red edeceği türden bir romanla yapar." Tutunamayanlar, 1970 TRT Roman Ödülü&#8217;nü kazanmıştı.
  • Oğuz Atay
    metin - Türkçe
    5 Ayrım
    6,43 MB
    Eser Türü: Kitap
    'Tutunamayanlar', Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biridir. Berna Moran, Oğuz Atay'ın bu ilk romanını "hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı" olarak niteler. Moran'a göre "Oğuz Atay'ın mizah gücü ve duyarlılığı ve kullandığı teknik incelikler, Tutunamayanlar'ı büyük bir yeteneğin ürünü yapmış, eserdeki bu yetkinlik Türk romanını çağdaş roman anlayışıyla aynı hizaya getirmiş ve ona çok şey kazandırmıştır." Küçük burjuva dünyasını ve değerlerini zekice alaya alan Atay, "saldırısı tutunanların anlamayacağı, rededeceği türden bir romanla yapar."
  • Serol Teber
    insan sesi mp3 - Türkçe
    35 Ayrım
    505,38 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Nuriye Aygün
    paranoid-melankolik şinasi’den kendi intiharının vakanüvisliğini yapan beşir fuad’a... fahişe mehpeyker’den fahişe fantezileri içinde kıvranan bihter’e... özgür-mutsuz çaresiz mihri müşfik’ten melankolik tevfik fikret’e... kimliğini, kişiliğini ve kültürün temelini oluşturan dilini yitiren bihruz bey’den çankaya’da korkuyu bekleyen mustafa kemal’e... huzursuz mümtazlar’dan baba kompleksli hayri irdal’lara.. değişmezliği simgeleyen nizam-ı âlemin daire-i adliyesinden insanın kendisi olamaması ve hiç-leşmesinin aynası alâaddin’in dükkânına... “Bunları yazmakla çıldırmaktan kurtulunur mu?” 2004 yılının Kasım ayında, hayata gözlerini yummadan sadece 1 hafta önce teslim etti kaleme döktüğü bu satırları Serol Teber... Oğuz Atay’ın Tutunamayanlar’ından yola çıkarak, hayatı boyunca sorguladığı ezberletilmiş Türkiye siyasi tarihini, Tanzimat’tan günümüze edebiyat ve psikoloji perspektifinden yorumladı. Acaba yıllarca bize okulda ve her yerde anlatılan şanlı ceddimizin hikâyeleri ne kadar doğruydu? Neden bazıları Osmanlı’yı, diğerleri ise T.C.’yi yüceltiyordu? Osmanlı aydınları ne kadar aydındı? İttihatçılar kimlerdi? Ermeni soykırımı yapıldı mı? İlk kongre neden Erzurum’da toplandı? Kuva-yı Milliyeciler vatan kahramanı mı? Gerçekleşen hakikaten bir ‘Milli Mücadele’ miydi? Türkiye Cumhuriyeti gerçekten bağımsız mı? “Tutunamayanlar”ın Politik Psikolojisi, şu ana kadar dikte ettirilen bilgilere ‘acaba’ sorusunu sorduruyor. Serol Teber, yaratılmaya çalışılan millet kavramı üzerinden Türkiye toplumunun psikolojik okumasını yapıyor ve bugün boğuştuğumuz pek çok sorunun kaynağına ışık tutuyor. Bu kitap, herkesin kızacağı ve herkesin rahatını bozacak, kimsenin memnun olmayacağı ama okuyanları sarsarak uyandıracak, başka türlü bakmayı öğretecek bir eser. “Yüzleşilmemiş bir geçmiş, ruhumuz ve kimliğimizde bir apse gibidir. Yüzleşmek bir bisturi gibi acıtır, rahatımızı kaçırır ama iyileşmenin başka da bir yolu yoktur.” - Cem Mumcu

Sayfalar