En Çok Görüntülenen Kitaplar

Toplam 56597 sonuçtan 5381 - 5390 arası görüntüleniyor.
Diane Ackerman
insan sesi mp3 - Türkçe
24 Ayrım
698,64 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Roman/Öykü
Görüntülenme Sayısı: 104
Konusu:
HAYAT KURTARMAK, KENDİ HAYATLARINDAN VAZGEÇEBİLMEK DEMEKTİ   VARŞOVA HAYVANAT BAHÇESİ SAHİPLERİNİN YÜZLERCE İNSANI NAZİLERİN ELİNDEN KURTARMASINI ANLATAN GERÇEK BİR HİKÂYE…    1939: Almanlar Polonya’yı işgal eder. Varşova Hayvanat Bahçesi’ni işleten Jan ve Antonina Żabiński şehre yapılan bombardımandan sağ çıksa da hayvanlarının birçoğunun işgalciler tarafından öldürüldüğüne tanık olur. Daha sonra kendilerini en üstün ırk olarak gören Naziler, en değerli hayvan türlerini, hayvanlarda “en saf” ırkları yaratma maksadıyla yürüttükleri programlarda kullanmak üzere Berlin’e gönderirler. Üzerlerinde hissettikleri tüm Nazi baskısına rağmen Żabińskiler, boş kalan hayvan kafeslerinde Yahudileri saklamak için hayatlarını tehlikeye atarak yaklaşık üç yüz kişiyi Holokost’tan kurtarırlar. Żabińskilerin cesaretinden ve Antonina’nın tüm canlılara karşı gösterdiği inanılmaz hassasiyetten büyülenen, çok satan kitaplar yazan Diane Ackerman, empati duygusunun ve sevginin gücüne dair dokunaklı ve dramatik bir hikâye anlatıyor.    “Daha iyi bir öykü ya da anlatıcı düşünemiyorum.  Umut Bahçesi, sizi derinden sarsacak.”  JONATHAN SAFRAN FOER    “İlham verici… Schindler’in Listesi ve Hotel Ruanda’yla beraber  soykırım dönemlerinin popüler kahramanlık hikâyeleri arasına katılabilir.” SALT LAKE TRIBUNE    “Jan Żabiński ve karısı Antonina, tehlike altındaki üç yüzden fazla Yahudinin hayatını kurtarmış ama buna rağmen Nazi işgali altındaki Polonya tarihinden kaybolup gitmiş. Artık şair ve doğa bilimci Diane Ackerman’ın Umut Bahçesi kitabında onların anısına sahip çıkılıyor. Nefes kesen bir savaş ve sığınak öyküsü...”  DONNA SEAMAN     “Ackerman, Varşova Hayvanat Bahçesi müdürü Jan Żabiński ve karısı Antonina’nın cesaret ve soğukkanlılıkla yaklaşık üç yüz Yahudiye ve aynı zamanda Polonyalı direnişçilere villada, kafeslerde ve barakalarda sığınma imkânı sağladığı bir İkinci Dünya Savaşı öyküsü anlatıyor… Merak uyandıran bu güzel hikâye, geniş bir okur kitlesini hak ediyor.”  PUBLISHERS WEEKLY    “İnsanların doğayla bağını, Holokost’a orijinal bir bakış açısı sunarken keşfeden Umut Bahçesi, çığır açan bir kurgu dışı eser. Birkaç yıl önce ‘doğa’ yazarları, kendilerine şu soruyu soruyorlardı: Bir kitap nasıl hem sanat eseri hem dünyanın yıkımına bilinçli bir başkaldırı hem de umudun ve insan ahlakının teyidi olabilir? İşte Umut Bahçesi,  bu sorunun cevabıdır.”  KATHLEEN DEAN MOORE    “Umut Bahçesi’nde yazar Diane Ackerman, bize Nuh’un Gemisi’ni andıran bir tutam tarihsel bilgiyle beraber daha önce anlatılmamış bir cesaret hikâyesi anlatıyor... Ackerman’ın öyküsü, Umut Bahçesi’ndeki tüm insan ve hayvanlar için geçerli olan soyluluğun bilimsel bir tezi…”  USA TODAY    “Anlaşılır, bilgi dolu, heyecan verici ve nefes kesici bir savaş ve sığınma hikâyesi... Ackerman, Nazilerin sapkın doğa görüşünü sivri ve ezici bir şekilde inceliyor... Türlerin ötesinde, olağanüstü bir kitap... Ackerman bu kitabı yazmak için dünyaya gelmiş, demek abartı olmaz.”  LOS ANGELES TIMES
İbrahim Kalın
insan sesi mp3 - Türkçe
51 Ayrım
1334,63 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Araştırma/İnceleme
Görüntülenme Sayısı: 104
Konusu:
İslâm ve Batı'nın iç içe geçmiş tarihinin ana hatlarını ele alan bu çalışma, siyasî, askerî ve toplumsal ilişkilerin yanı sıra , 'ben' tasavvuru, 'öteki' algısı, zaman ve mekân tasavvuru, sembolik dil ve imgeler üzerinden inşa edilen anlamlar dünyasına eğilmeyi hedefliyor. Kitap İslâm ve Batı toplumlarının etkileşim içinde olan ve tedâhül eden tarihlerinin dün ve bugün ifade ettiği anlamları ortaya koymak için tarihten felsefeye, teolojiden sanata uzanan disiplinler arası bir yaklaşımı esas alıyor. Her 'ben' iddiası bir 'öteki'nin varlığını tazammun ederken, her 'öteki' vurgusu da bir 'ben' tasavvuru inşasını zorunlu kılar. Fakat modern dikotomilerin tersine, bu ayrımı mutlaklaştırarak sonsuz ve sınırsız düşmanlar üretmek gerekmiyor. 'Öteki' üzerinden verilen hükümler, aynı zamanda 'ben' ile, 'biz' ile ilgili tanımlamaların da bir aynasıdır. Bu kitap, İslâm ve Batı ilişkilerini tahlil ederken, arka planda yatan ben-öteki diyalektiğinin izdüşümlerini takip etmeyi amaçlıyor. "İbrahim Kalın'ın, İslamiyetin hızlı yayılışından beri Avrupa ve İslam ilişkisi, özellikle de Avrupa'nın karşısında Müslüman Türklerin konumu ile ilgili yazdıkları çok ilginç. Kitabın geniş bir kaynak bilgisi var. Bu kitap batı dillerinde Osmanlı dönemi ve modern Türkiye ile ilgili kaynaklar yanında Anglosakson ve Fransızca literatürün başka dillerinden yapılan tercümelerin geniş ölçüde kullanıldığı bir çalışma. Kalın, her tezin etrafında en ince teferruata kadar gidip, onları sıralamada şaşırmadan sunmayı biliyor. Beş yüz sayfalık kitap çok ilgiyle ve yormadan okunabilecek durumda. " -İlber Ortaylı, Tarihçi Yazar- "Ne Doğu, Doğu'dur artık; ne Batı, Batı. Bu ikisi artık birleşebilir! Kipling ve Peyami Safa'nın muhayyilesindeki Doğu-Batı'yı hâlâ merak edenler varsa, İbrahim Kalın'ı okusunlar: akıcı ve düşündürücü bir eser." -Mustafa Özel, İstanbul Şehir Üniversitesi- "Geleneksel diyalektikte, "İsteseydim sizi tek bir millet yapardım…" ilâhî fermanının karşıt anlamını yakalama gereği olarak öteki ile beraber var olmanın yolları aranırdı. Öteki denilen şey ezilip yok edilecek bir şey değil, ancak kendisi ile yarışılacak bir şeydi. "Âdem'in çocukları birbirinin uzvu gibidir" diyen Sa'dî ve "Varlığı bilmeden kendini bilemezsin. Ve varlığı bilmek Tanrı'nın kendi eseriyle cilveleşmesinin yollarını bilmekse, o zaman ben-idraki bizi varlığa, varlık bizi Tanrı'ya, Tanrı da bizi tekrar ben'e geri getirir" diyen Molla Sadra gibi bilgelerden aldığı ilhamla Doç. Dr. Kalın, geleneksel ontolojinin karşısında yer alan modern zamanların hakim ötekileştirme eylemini sorgulamaktadır. İbrahim Kalın'ın modern ötekileştirmenin aynı zamanda yok etme haline gelmesi sürecini özellikle Müslümanın ötekileştirilmesi eylemi üzerinden okuyan bu mühim çalışmasını herkese tavsiye ederim." -Mahmud Erol Kılıç, İslam İşbirliği Teşkilatına Üye Ülkeler Parlamentolar Birliği (İSİPAB) (PUIC) Genel Sekreteri-
Elliot Aronson - Timothy D. Wilson - Robin M. Akert
metin - Türkçe
2 Ayrım
17,80 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Psikoloji
Görüntülenme Sayısı: 104
Konusu:
Alanında bir klasik sayılan Sosyal Psikoloji, bilimsellikten taviz vermeden akıcı ve renkli bir anlatıma sahip olmayı başaran bir kitap. Gündelik hayattan örneklerle somutlaştırılan bilimsel kavramlar, kitabı konunun uzmanları için olduğu kadar, birey- toplum etkileşimi hakkında kafa yoran herkes için de önemli bir hâle getiriyor. Bunda 20. yüzyılın önde gelen 100 psikoloğu arasında sayılan Elliot Aronson'la arkadaşları Timothy Wilson ve Robin Akert'in konuya olan hâkimiyetlerinin büyük payı var. "Bugüne kadar okuduğum ders kitaplarının en merak uyandırıcısı, kışkırtıcısı ve işe yarar olanı. Ders kitabı olarak okumaya başladıysam da zamanla elimden bırakamadığım, ders için gerekenden fazlasını okumaya başladığım bir kaynak. Her bölümün başındaki hikâyeler, ele alınan konularla ilgili çok bilinen alıntılar ve metnin içinde atıfta bulunulan deneylere ilişkin sayısız örnek bu kitabı benzersiz yapıyor." Bir sosyal psikoloji öğrencisi yorumu "2001 yılından beri derslerimde büyük bir zevkle okuttuğum bu kitabın dilimize kazandırılmış olmasının, sosyal psikoloji ile ilgilenen öğrencilere büyük katkısı olacağına inanıyorum. Ders kitabı olarak kullandığım süre içerisinde, kitabın içeriğinin son derece zengin olduğunu ve konuların bol örnekle çeşitlendirilerek verilmesinin öğrenciler tarafından daha verimli bir şekilde kavranmasını sağladığını gözlemledim. Konular içerisinde yer alan küçük uygulamalar da öğrencinin hem konuyu daha iyi yorumlamasına, hem de uygulama yaparak bizzat denemesine olanak sağlıyor. Kanımca bu kitap, yalnızca sosyal psikoloji alanındaki kişilerle sınırlı kalmayıp insan davranışını anlama ve yorumlama ile ilgilenen tüm alanlara iyi bir rehber olacaktır; kullanan herkesin benim kadar keyif almasını dilerim." F. Esra Molu, Marmara Üniversitesi Öğretim Görevlisi
Yaşar Nuri Öztürk
insan sesi mp3 - Türkçe
2 Ayrım
24,02 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Din
Görüntülenme Sayısı: 104
Konusu:
İnsanın, Yaratıcı ile ilişkisi, ibadet vasıtasıyla oluyor. İbadetin özü, daha açık bir deyimle bütün ibadetlerin hedefi, duadır. Mevlâna'nın eşsiz deyişiyle, ilim izi takip eder, din kokuyu alır. Cenâb-ı Hak somut bir "şey" değildir ki, O'nun niteliklerini tespit ederek "bilimsel" bir zevk alıp yetinelim. Bununla beraber O, varlık ve insanla yüzyüze, içeçe, kucak kucağıdır. "Biz, insana şahdamarından daha yakınız" (Kaf, 16) diyen O'dur. "Aralarında fısıldaşan üç kişinin dördüncüsü, beş kişinin altıncısı O'dur." (Mücâdele, 7). Görüldüğü gibi, dua faaliyetinde insana bir cevap verilmektedir. Bu, İkbal'in de işâret ettiği gibi, bir şuurlu ego (benlik) ile yüz yüze olduğumuzun açık delilidir. Daha da ilerisi, yüksek ruhların dua faaliyetinde insandan daha da ilerisi, yüksek ruhların dua faaliyetinde insandan Allah'a ve Allah'tan da insana bir yöneliş vardır. Kur'an, Yaratıcı'nın dilinden: "Beni anın, ben de sizi anayım" (Bakara, 152) derken bu gerçeğe dikkat çekiyor. Dua bir birlik, kaynaşma, halidir. Onu rastgele "istemek"ten, başvurudan ayırmak lazımdır. Bununla birlikte alelâde istekler yığınından ibarete dualar yok değildir. Ancak onlar kelimenin sadece lügat anlamıyla duadır.
Mihail Afanasyeviç Bulgakov
insan sesi mp3 - Türkçe
9 Ayrım
402,97 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Roman/Öykü
Görüntülenme Sayısı: 104
Konusu:
Bulgakov Köpek Kalbi’nde sokak köpeği Şarik’in öyküsünü anlatır. Dünya çapında bir bilim insanı olan Profesör Filipoviç, evine götürüp beslediği Şarik’i ameliyat ederek, er bezlerini ve hipofiz bezini adi bir suçlununkilerle değiştirir. Köpek arsız, yüzsüz, şehvet düşkünü ve kaba saba bir insana dönüşür. Şarik insan haliyle profesörün hayatını cehenneme çevirse de, Sovyet bürokrasisinde kendine bir konum edinebilecektir. Komünistlerin küçük burjuva değerlerinin üstünde yeni bir Sovyet insanı yaratma ideallerini hicveden Köpek Kalbi, Bulgakov’un en çok tartışılan yapıtıdır. MİHAİL AFANASYEVİÇ BULGAKOV (1891-1940): Mizah yeteneği ve keskin yergileriyle tanınan Sovyet yazar Kiev’de dünyaya geldi. Kiev Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 1915’te mezun oldu. İç Savaş sırasında bir grup Beyaz Ordu subayının başından geçenleri anlatan ve 1925’te tefrika olarak yayımlanan Beyaz Muhafız adlı romanı resmi çevrelerden büyük tepki gördü. Bulgakov bu romanını Turbin Günleri adıyla oyunlaştırdı. 1926’da sahnelenen oyun büyük başarı kazandıysa da, çok geçmeden yasaklandı. 1925’te ayrıca yergili fantezilerin yer aldığı Şeytanlıklar adlı yapıtıyla, Köpek Kalbi’ni yayımladı. Sovyet yaşam tarzına yönelttiği sert eleştirilerin yetkililerin kabul edemeyeceği bir noktaya varmasıyla, 1930’a doğru yapıtlarının yayımlanması fiilen yasaklandı. Ölümüne dek edebiyat çevrelerince dışlanmasına karşın, başyapıt niteliğinde ürünler verdi. Moskova Sanat Tiyatrosu’nun perde arkasını acımasızca yeren Bir Ölünün Notları: Teatral Bir Roman (1969) ile Gogol tarzı bir fantezi olan Usta ile Margarita (1968-69) bu başyapıtlar arasındadır. Bulgakov’un yapıtları SSCB’de ancak 1962’den sonra yayımlanabilmiştir.
Simon Kernick
insan sesi mp3 - Türkçe
77 Ayrım
455,37 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Roman/Öykü
Görüntülenme Sayısı: 104
Konusu:
GÜVENECEK HİÇ KİMSE YOK Yazar Rob Fallon, bir gece dışarı çıkıp en yakın arkadaşının sevgilisi Jenny Brakspear ile kendini baş başa bulduğunda, hiçbir şey yaşanmamışken suçluluk duygusuna kapılır. KAÇACAK HİÇBİR YER YOK Ama iki adam Jenny’nin apartmanına girip Jenny’yi kaçırdığında ve Rob’u öldürmeye çalıştığında, bu suçluluk duygusu yerini şaşkınlığa ve korkuya bırakır. Rob olayı polise bildirdiğinde kimse ona inanmaz. Jenny’nin babasıyla konuştuğunda, adam ona kızının yurt dışında tatilde olduğunu söyler. Eski sevgilisiyle konuştuğunda ise söylediklerinin Jenny’ninkinden farklı olduğunu anlar. SAKLANACAK TEK BİR SIĞINAK BİLE YOK Rob, Jenny’nin hayatının tehlikede olduğunu anlar. Ancak aklında bir sürü soru vardır. Kısa süre sonra, yakalanması zor oldukları kadar korkutucu da olan acımasız katillerin hedefi hâline gelir. Bu adamlar ne istiyordur ve Jenny gibi sıradan bir kızla ne alakaları vardır? Genç bir kadının hayatının tehlikede olduğunu bilmesine rağmen onu ciddiye alacak kimsenin olmaması Rob’u berbat bir durumun içinde bırakır. Rob ya bu durumu çözecek ya da ölecektir…
Arkadi ve Boris Strugastki
insan sesi mp3 - Türkçe
28 Ayrım
798,39 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Bilim Kurgu
Görüntülenme Sayısı: 104
Konusu:
“Baştan sona muazzam bir kitap. Derin, yaratıcı, tatmin edici bir hikâye.” –Ursula K. Le Guin- Okuduğum en korkutucu bilimkurgu romanlarından biri.” –Thedore Sturgeon- “KENDİMİ TANRI OLARAK HAYAL EDEBİLSEYDİM, ZATEN TANRI OLURDUM.” Arkadi ve Boris Strugatski, entelektüel açıdan kışkırtıcı, inanılmaz eğlenceli, cesur ve eleştirel kitaplarıyla “Sovyetler döneminin en büyük bilimkurgu yazarları” sıfatını hak eden yegâne ikili. Tanrı Olmak Zor İş ise insanlığın karanlık geçmişinin kalbine yapılmış en cesur yolculuklardan biri. İnsanlık, Dünya’nın tıpatıp aynısı olan, üzerindeki insanların karanlık çağdan öteye gidemediği bir gezegene gözlemciler göndermiştir. Bu gezegenin gidişatına müdahale etmelerine hiçbir şekilde izin verilmeyen bu gözlemcilerin asıl amacı insanlığın karanlık çağını her ayrıntısıyla kayıt altına almaktır. Büyük bir değişimin kıyısında olan Arkanar Krallığı’nda halk baskı altında yaşamakta, yenilikler beşiğinde boğulmakta, okuma yazma bilenler linç edilmektedir. Bu gezegene gönderilmiş gözlemcilerden biri olan Anton da Don Rumata ismiyle bir asilzade hayatı yaşarken, bir yandan da dönemin aydınlarını kurtarmaya çalışır.
Eugene Kennedy
insan sesi mp3 - Türkçe
7 Ayrım
214,16 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Psikoloji
Görüntülenme Sayısı: 104
Konusu:
Başkaları kendisini sevmeyecek diye korkan bir insanın, bu korkusundan daha kötü ve özgürlüğünü elinden alan bir başka korkusu var mıdır? Yaşamınız boyunca duyabileceğimiz, kalbimizin en derin yerlerinden burkulup koparılmış bir sürü acılı sözcük olabilir. Ama bunların hiçbiri, iyi ve sıradan insanın sık sık, belki de yalnızca kendi kendine söylediği şu sözle kadar acı olamaz: "Beni gerçekten tanısaydın, sevmezdin." Çoğumuz "Diğer insanların bende ne bulduğunu anlamıyorum. En azından yakından baktıklarında..." diye düşünmekteyiz. İnsanlar genellikle kendileri hakkında iyi şeyler değil, kötü şeyler düşünmektedir; sorunları kibirlilik değil, tersine, kendine güvensizliktir.
Patrick Rothfuss
insan sesi mp3 - Türkçe
47 Ayrım
2391,17 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Bilim Kurgu
Görüntülenme Sayısı: 104
Konusu:
BENİM ADIM KVOTHE Fantastik kurgu edebiyatının eşsiz bir masalı, bir kahramanın kendi ağzıyla anlattığı öyküsü işte böyle başlıyor. Bir keder öyküsü bu... bir kurtuluş öyküsü... bir adamın evrenin anlamını arayışının ve gerek o arayışın gerekse de onu sürdürmesini sağlayan gem vurulamaz iradenin bir efsaneye dönüşmesinin öyküsü... “Rothfuss, Rüzgarın Adı ile başlayan bu muazzam hikâyede nereye giderse gitsin iyi bir şarkıyı taşıması gibi bizi de yanında götürecek.” Ursula K. Le Guin
Anonim
insan sesi mp3 - Türkçe
18 Ayrım
282,68 MB
Eser Türü: Kitap
Eser Alt Türü: Mitoloji/destan/Efsane
Görüntülenme Sayısı: 104
Konusu:
Dede Korkut (tahmini olarak IX-XI. yüzyıl): Oğuzların Bayat boyundan, yarı efsanevi bir bilge ve kendi adını taşıyan destansı hikâyelerin anlatıcısıdır. Hakkındaki bilgiler büyük ölçüde rivayetlere ve Dede Korkut Hikâyeleri’nde yer alan ifadelere dayanır. Hikâyelerinde Oğuzların geleneklerini, yaşantılarını ve çeşitli olaylar karşısındaki tutumunu anlatan Dede Korkut ozanlar piri olarak nitelenmiş, coşkulu bir üslupla aktardığı destanlarında iyiliği, doğruluğu ve erdemli olmayı öğütlemiştir. Sözlü halk edebiyatının ürünü olan destanları yüzyıllar boyunca yaşamış, XV. yüzyılda yazıya geçirilerek günümüze ulaşmıştır.

Sayfalar