Konusu:
Bu çalışma İslam düşünce tarihini bir yönüyle ele almayı amaçlamaktadır. İbn-i Haldun`un sosyolojik bağlamda yaptığı bedevi-hadari ayrımından kültürel bağlamda gelenek-yenilik ayrımını çıkarmak mümkündür. Zira bedevilik; kendi içinde yaşamayı, durağanlığı, var olanı korumayı gerektirirken, hadarilik; şehirleşmeyi, kendi dışına açılmayı, yeni durumlarla birlikte ortaya çıkan sorunları çözmeyi gerektirmektedir. Bu açıdan biz, bu kitapta, İslam düşünce tarihine bu açıdan bakmayı, genel olarak bütün bir tarihi şahsiyetleri gelenek-yenilik bağlamında değerlendirmeyi denedik. Böylece üstad İbn-i Haldun`un yapısalcı tarih felsefesi anlayışını tarihimiz üzerinde uygulamaya çalıştığımızı söyleyebiliriz.