Konusu:
Dr. Zeki Hozer’in “Sabetay Sevi” kitabı, geçmiş karanlık çağlara, Osmanlı Tarihi’ne, Balkan Tarihi’ne, Dinler Tarihi’ne, evrensel Mesih beklentisine, Cumhuriyet Tarihimiz içindeki Sabetayizm sorunsalına uzanan çok yönlü ve çok donanımlı çalışması, bir anlamda da 15 yaşında Selanik’ten Anadolu’ya göç eden Sabri Ağa’nın öyküsüne de gönderme yapmaktadır. Sabri Ağa, Selanikli göçmeni olduğu için, bir Sabetayist midir? Öyle ise, sakıncalı bir kavme mi mensuptur?
Bu ve buna benzer abes ve komplo teorilerine yakıt taşıyan yaklaşımlar için Sabetay Sevi hakkında objektif bakışlı ve hiçbir radikal rüzgara angaje olmamış araştırmacı yazarlara gereksinimimiz var. İşte Dr. Zeki Hozer bunlardan biri.
Sabetay Sevi ve çağrıştırdığı konularla ilgili Türkçe üç kitap çok önemlidir.
Gershom Scholem - Sabetay Sevi (Mistik Mesih)
Prof. Abraham Galante - Sabatay Sevi ve Sabataycıların Gelenekleri
Cengiz Şişman - Suskunluğun Yükü (Sabatay Sevi ve Osmanlı Türk Dönmelerinin Evrimi).
Şimdi bu üçlüye, Dr. Zeki Hozer’i de katıyoruz.
Çünkü kitabı, basılmadan önce okudum ve altına imzamı attım.
Bu çalışmaların dışında konuyla ilgili yüzlerce yanlı ve bilimsel olmayan politik ajitasyon amaçlı kitaplar bulunmaktadır. Bizim bu gibi konularda tam objektif, sosyal barış yanlısı, komplo teorilerine aldırış etmeyen, tarihi bir savaş alanı olarak değil ders alınması gerekli bir tebliğ olarak algılayan gerçek araştırmacılara gereksinmemiz var. Dr. Zeki Hozer, akut haline gelmiş bu netameli konuyu, bir cerrah müdahalesi ile aydınlatmaya ve Sabatay Sevi’nin dönemini sosyo-ekonomik, dinsel ve tarihi yönleriyle analiz etmeye çalışmıştır. Ve başarmıştır.