Yazara Gore Listeleme

  • Claire Kilroy
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    389,15 KB
    Eser Türü: Kitap
    ‘’Eh, Denizci. İşte yine birlikteyiz, ikimiz, birbirimizin kollarında. Dünya altımızda dönüyor ve şimdilik işler yolunda. Paylaştığımız şeyin geçici olduğunu henüz anlamıyorsun. Ama ben anlıyorum. Gözlerimi kapatıyorum ve anlıyorum.’’ Claire Kilroy sıra dışı romanı Asker ile Denizci’de yeni doğan bebeğine duyduğu şiddetli sevginin kimlik duygusundaki sarsıcı değişimle çatıştığı unutulmaz bir kadın karakter yaratıyor. Evliliğinde de sorunlar yaşayan, yalnızlaşıp bebekli hayata hapsolduğunu hisseden kadın aşk, otonomi, birliktelik ve sorumluluk gibi meseleleri uzun uzun irdelemeye başlar. Karşısına çıkan eski bir arkadaşı ise, ikilemlerinin daha da derinleşmesine sebep olur. Sağlıklı düşünemediğini hisseden genç annenin emin olduğu tek şey, oğluna duyduğu ölçüsüz sevginin kendisini bildiği dünyadan koparıp bilinmez, riskli bir geleceğe hızla sürüklediğidir. “Yeryüzünde yaşayan her kadın bu kitapla özdeşlik kuracaktır. Her erkek de bu ıslahtan öğrenmesi gerekeni öğrenecektir. Anneliğin o kahırlı kapana kısılmışlık hissini ve moleküler hazlarını muazzam bir ustalıkla hikâyeleştiriyor.” Sebastian Barry “Muazzam bir eser, küçücük bir domestik alanın harikulade tablosu. Anneler ve bebekler hakkında daha önce çok şey okuduğumu düşünürdüm ama bu romandan sonra okumamış olduğumu anladım. Otonomi, yaratıcılık, aileye ilk bebeğin gelmesiyle değişen güç dengeleri, kimlik kaybı ve sevgiyi dışlamayan öfke çevresindeki dinamikleri çok güçlü bir şekilde ortaya seriyor.” Monica Ali
  • Necmettin Şahinler
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    280,81 KB
    Eser Türü: Kitap
    Herkesin Son Saati Farklıdır Zaman, insanın yaşamla kurduğu bağın en sırlı boyutlarından birisidir. Zaman, Allah için değil, yaratılmış varlıklar için geçerli bir kavramdır ve insan için zamanın gerçekliği yalnızca içinde bulunduğu vakte aittir. Allah mekândan olduğu gibi zamandan da aşkındır ve Hakk'ın sonsuz zamandaki gerçekliği varlığın şimdiki ânında gizlidir. İnsan Hakk ile ancak sahip olduğu an'da irtibat kurabilir. İrfânî dille hakikat zamanın ilmini bilmektir. İnsana düşen geçmiş ve gelecek ile ilgilenmek değil ân'ı değerlendirmektir. Zamanın sırrı ve varoluşun coşkusu an'da saklıdır. Yaklaşan "son saat" genel olarak kaçınılmaz ve mutlak gerçekleşecek olan Kıyâmet olgusuna işaret etmekle birlikte, Özelde her insanın kendi ömür saati anlamına da gelmektedir. Hepimiz birer kum saati gibi sayısını ve ne zaman biteceğini bilmediğimiz kum tanelerini üst hazneden alt hazneye düşürmekle meşgulüz. Son tanenin düşüşü ile son saatimiz bitecek ve bu aynı zamanda ferdî kıyâmetimizin de başlangıcı olacaktır. İşte Son Saat Yaklaştı adlı çalışmamız, son tane tükenmeden ve "Yazık şu geçen ömre, yazık!" demeden önce insanı ân'ı idrak etmeye ve yaşamaya çağıran Kur'ânî bir davettir. Gün akşam olmadan ve bir dost bulamadan ömrünü geçirenleri hakîkî dostla buluşturmanın bir gayretidir. Mekanik saatten kozmik saate geçme arzusu taşıyanlara bir ışık/nefes olması duâsıyla.
  • Mary Kubica
    insan sesi mp3 - Türkçe
    32 Ayrım
    571,23 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Binnur OLGUNER
    BEN KÖTÜ BİRİ DEĞİLİM SADECE KÜÇÜK BİR HATA YAPTIM Kocasından yakın zamanda ayrılan Meghan Michaels’ın hayatı, annelik ile tam zamanlı hemşirelik arasında denge kurmaya çalışarak geçiyordu. Görevli olduğu yoğun bakım birimine bir intihara teşebbüs vakası geldiğindeyse geçmişin karanlık yüzü kendini göstermeye başlayacaktı. Caitlin Beckett adındaki hasta söylentilere göre köprüden atlamıştı ve yaşıyor olması bile mucizeydi. Meghan daima işiyle arasına mesafe koyabilmesiyle övünürdü ama bu sefer uzak duramamış ve kadının düşüşünün ardındaki gizemin içine çekilmişti. Caitlin köprüde yalnız mıydı? Kendisi mi atlamıştı yoksa onu biri mi itmişti? Peki böyle bir şeyi nasıl bir canavar yapardı? Meghan tüm bu sorularla boğuşurken hem kendisinin hem de kızının tehlikede olduğunu dehşetle fark edecekti… Ama artık çok geçti.
  • Necmettin Şahinler
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    240,14 KB
    Eser Türü: Kitap
    Sen, Allah'ın yarattığı Nûrsun. Sen, insanların yaratılışta ilki, peygamber olarak gönderilişte ise sonuncususun. Sen adâletlisin, tevâzu sahibisin, edeb öğretensin. Sen, bütün mü'minlere dünya ve âhiret işlerinde kendilerinden daha yakınsın. Sen, mahşer gününde cennete ilk girecek olansın. Sen, Allah'ı en iyi bilen ve O'ndan en çok korkansın. Bu yüzden çok az gülen ve çok ağlayansın. Sen, Allah'a şükreden bir kulsun. Sen, kendin için kimseyi kıyâma kaldırmayan, kıyâmın yalnız ve yalnız Allah için yapıldığını öğretensin. Sen hem gökte hem de yerde emîn olansın. Sen, senin ağzından yalan uydurulmasına aslâ izin vermeyensin. Sen, kelebekler gibi ateşe atılan bizleri kuşaklarımızdan tutup çekensin. Sen, hanîflik ve kolaylık peygamberisin. Sen, Mekke'de taşların, ağaçların selâm verdiği ve çobanlık yapan bir kişisin. Sen, mahşerde bütün peygamberler içerisinde ümmeti en kalabalık olansın. Sen, bütün insanlığa gönderilensin. Sen, lânetçi değil, dâvetçisin. Sen, Hz. İbrâhim'in duâsına cevap ve Hz. Îsâ'nın verdiği müjdesin. Sen, cennete yaklaştıracak her şeyi emretmiş, cehennemden uzaklaştıracak her şeyi yasaklamış birisin. Sen, Kevser Havuzu'nun sahibisin. Sen, ana-babadan ve çocuklardan daha sevgili olansın. Sen, sana bir kere salât ve selâm edene Allah'ın bu yüzden on kez salât ve selâm ettiği insansın. Seni sevmek, îmanda kemâldir ve tek başına kurtuluş vesilesidir. Sen, yetime sahip çıkan, yoksulu doyuransın. Sen, sözünde duransın. Sen, kıyâmet gününde ödülü en büyük olansın. Sen, Kur'ân'ı getirensin ve ahlâkî güzellikleri tamamlayansın. Sen, ayrılığına/hasretine tahammül edilemeyensin. Sen, övülmekte âciz kalınansın. Sen, Mi'râc'a dâvet edilen, adı Allah ile birlikte yazılansın. Sen, Allah aşkının hem başı ve hem de sonusun. Sen, tüm soruların cevabısın ve yaşanmadan çözülmeyen sırsın. Sen, Kâinatın Efendisi, Allah'ın elçisi ve Son Sevgilisin. Sen, çığlık gibi hür, sükût gibi münzevîsin. “Cihân aşktan, aşk ise senin sînenden zuhûr etmiştir Yâ Resûlallâh sallallahu aleyke ve sellem!
  • Necmettin Şahinler
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    198,19 KB
    Eser Türü: Kitap
    İnsana mânevî yönden ulaşabilen, onu kucaklayan, sarıp sarmalayan, gönlüne seslenen, kısaca hakikate tercüman olabilen yeni bir din diline ihtiyacımız olduğu muhakkaktır. Bu dil ırk/iklim/renk/sınır gözetmeden tüm insanlığı kuşatacak evrensel bir karakterde/çizgide olmalıdır. Allah, âlemlerin Rabbi'dir; son resûlünü de âlemlere rahmet olarak göndermiştir. O zaman bu son çağrının/vahyin dili de âlemleri hesaba katan bir yöntem/metodoloji izlemelidir. İdeal bir dünya, yalnız ve yalnız çok yüksek boyutları olan ve insanlığın özgür iradesiyle severek izleyeceği evrensel bir din dili sayesinde kurulabilir. Bu evrensel yeni din dili; Tek Allah, Tek Din, Tek Kitap metodolojisi üzerine kurulmalıdır. Kur'ân'ın insanlığa ilk çağrısı "ortak bir kelime'de buluşmaktır. Bu çağrının açılımı; şirke bulaşmadan Tek olan Allah'a imandır yani tevhiddir. Tevhid, aynı hakikatin bütün zamanlarda bütün oluşlara hâkimiyetidir. İkinci sırada, yeryüzünde görünen sosyolojik bir gerçeklik/çeşitlilik olsa da dinler değil; Tek din çağrısı yer almalıdır. Tek din, tek olan Allah'a teslim olmak anlamında İslâm'dır. İslâm'ın hiçbir emir ve yasağı, bütün insanlık muhatap alınmadan dile getirilmemiştir. Yeni din dilinin sonuncu çağrısı ise; Tek Kitap/Vahy üzerinden olmalıdır. Bu anlamda elimizde bulunan tek kaynak Kur'ân'dır. Anlaşılıyor ki; ancak bu dilin sahipleri, insanın gönlüne, onu hayatın kaynağı ile buluşturacak bir yürüyüş aşkı ve aydınlık/nûr akıtabilirler. Çünkü onlar; açık yürekli, doğru sözlü, samimi, ileri görüşlü olup şekli/kaprisi/peşin hükmü/kini aşarak evrensel bir kişilik hâline gelmişlerdir. İşte elinizdeki kitap, bu yeni din diline dikkat çekme endişesi adına atılmış küçük bir adım denemesidir. İnanıyoruz ki; samimi, yetenekli ve donanımlı okuyucularımız, bu küçük adımı çok daha ileri noktalara taşıyacaklardır.
  • Shelley Coriell
    insan sesi mp3 - Türkçe
    34 Ayrım
    606,97 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Binnur OLGUNER
    Kate’in parmağı, ilk saldırıda boynunda oluşan yara izinden ikinci saldırıda göğsünde oluşanyara izine doğru kaydı.“Aman Tanrım,” diye inledi. “Er ya da geç, Kasap beni bulacak ve yarım kalan işini bitirecek.” Muhabir Kate Johnson üç yıl önce Kasap’ın elinden sağ kurtulmayı başarmıştır. Ölü bedenlere doymayan seri katilin, üzerinde fiziksel ve psikolojik yaralar açtığı bu kadın hayatta kalmak için herkesten gizli, diken üstünde bir yaşam sürmektedir. Çünkü Kasap, yarım kalan işini bitirmek için onun peşindedir. Ajan Hayden Reed bütün zamanını Kasap’ı yakalamak için harcamaktadır. Ancak tüm çabalarına rağmen gözü dönmüş katilin cinayetlerine engel olamaz. Hayden, bu caniyi ele geçirmek için Kate’i bulmalı ve onun güvenini kazanmalıdır. Çünkü genç kadınınbildikleri, Kasap’ı durdurabilmesinin tek yoludur.
  • Umut Yavuz
    insan sesi mp3 - Türkçe
    15 Ayrım
    239,85 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Elif Öz
    Umut Yavuz'un İran, Avrupa ülkeleri ve Tunus'a yaptığı seyahat notlarından oluşan eser, yazarın Seyahatname: Ortadoğu ve Balkanlar adlı çalışmasının devamı niteliğinde...
  • Necmettin Şahinler
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    291,57 KB
    Eser Türü: Kitap
    Her Peygamber Bir Mimardır Gökyüzünü/yeryüzünü kısaca evreni/âlemi ve insanı planlayan/yaratan bir kudretin mutlaka insan yaşamına ilişkin bir mimarî yaklaşımı / âyeti / işareti olmalıydı. Eğer insan, Allah ile arasında dikey bağı kurmamışsa, yatayda gerçekleştireceği mimarî de anlamlı olmayacak; insanın ruhunu rahatlatacak yerde nefsini azdıracak / büyütecek bir yapılaşmanın izlerini taşıyacaktı. Bu nedenle yeryüzünü "yar yüzüne" çevirmeye önce insanı yeniden inşâ etmekle başlamalı ve onu ilâhî vahyin mimarîsinde yeniden düzenlemelidir. Tevhîd'den beslenen bir mimarî ancak insanı varlıkla bütünleştirebilir ve yeryüzünü her karesinden ilâhî yakınlığın sağlandığı bir mescid hâline getirebilir. Böyle bir mimarîye "Mistik Mimari" adını veriyoruz ve bu mimarînin Allah tarafından seçilmiş öncülerini de "Her Peygamber Bir Mimardır" tanımıyla anıyoruz. Bu demektir ki; Hz. Âdem'den Hz. Peygamber'e kadar gelen tüm peygamberler insanın mimarîsinde rol almış, insanın ve yaşamın tekâmülüne paralel bir şekilde bu mistik mimarîye katkı sağlamışlardır. Bu çalışmamızda önce Kur'ân'da yaratılış gerçeğinin farklı aşamalarına karşılık gelen kavramları inceledik ve evrenin ve insanın yaratılışından bahseden âyetleri yorumlamaya çalıştık. Sonra da yine Kur'ân'da adı geçen bu mistik mimarînin uygulayıcılarını geliş/gönderiliş sırasıyla ele aldık ve onları kendi toplumlarına yaptıkları katkılarıyla, farklı mimarî özellikleriyle tanıtmaya çalıştık. Böylelikle kısa da olsa "mistik mimarî" adı altında farklı bir bakış açısıyla oluşan peygamberler tarihini de ortaya çıkarmış olduk. Umarım bu çalışma Kur'ân'ın mimarî yaklaşımı ile ilgili çok daha geniş yazımlara bir küçük basamak olur.
  • Necmettin Şahinler
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    156,75 KB
    Eser Türü: Kitap
    Gece, âşıkların elbisesidir. "Sizin için geceyi bir örtü kıldım” demiştir geceyi var eden. Gece, bir sükûn ortamıdır; oluşun ve erişin mayalandığı. Gece, tefekkürün mânâya kanat açtığı bir rûhânî sofradır. Bir âyettir gece, okumasını bilene; sessizliğinde kalbinin atışlarını zikrin nefesiyle tutuşturana. Gece, fecrin doğuşuna bir hazırlıktır. Bu nedenle yemin edilmiştir "on gece❞ye. "On gece'yi bürüyenlere, bu gecelerde yürüyenlere/yükselenlere sonunda âriflik bahşedilmiştir. Bayramı görenler/yaşayanlar, gecenin mahremidirler. Gece, gaybın anahtarıdır. Gecenin halveti tıpkı bir deryadır. Bu deryanın gavvâsları, el değmemiş nice inci ve mercan çıkartırlar bu sahilsiz ummandan. Gece Leyla'dır; Mecnûn'lara yol açan. Leyl'i, Leylâ yapan, sevgili kılan, peşinden koşturan, aklı çelen dalga dalga siyah zülüfleridir. Gece, âşıkların Kâbe'sidir. Burada kılınan bir namaz, bin namaza/aya bedeldir. Gece, vuslat sarayıdır, birlik mekânıdır. Öyleyse geceleri uykuyla kısaltma! Bil ki; büyük oluşların rüyâları, geceleri uyanık durmasını bilenlerin dünyalarına doğar. Siyah zülfünün aşığıyım ey nazlı gece! Bir râyihanı duyabilmek için sürekli kıyamdayım ey gece! Elif'ten vav'a, vav'dan nûn'a şekilden şekildeyim. Duracağımı/durulacağımı sanma ey gece! Hangi ırmak ummana varmadan durulmuş, hangi pervâne ateşe düşmeden rahat bulmuş? Siyah duvağını kaldırmadan, cemâlini göstermeden, "Kabe Kavseyn" kaşlarına elimi sürmeden feryadımı/niyâzımı keseceğimi sanma! Gündüzün esaretinden sükûnunun/siyahlığının özgürlüğüne sığınmışım ey gece! Ya al kollarına sustur beni, ya da sessizliğini 978-975-2477-83-4 sonuna kadar aç!
  • Taner Taşkıran
    insan sesi mp3 - Türkçe
    9 Ayrım
    127,81 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Mesut Bayındır
    "Sessiz Fırtına", kimliği olmayan bir adamın gölgeler arasında yürüdüğü, sırlarla dolu bir dünyada hayatta kalma mücadelesini anlatıyor. O, ne bir kahraman ne de bir suçlu… Devletin en derin noktalarında şekillenen bir gölge, varlığı bile unutulmuş bir efsane. Casusluk, istihbarat savaşları ve manipülasyonun hüküm sürdüğü bu karanlık dünyada, doğru ile yanlış arasındaki çizgi silikleşiyor. Sessiz Fırtına, yalnızca bir isim değil, bir korku… Gerçek gücün kimliklerde değil, gölgelerde saklı olduğunu anlatan bu nefes kesici hikâye, okuyucuyu bir an olsun bırakmayacak. Eğer gizem, casusluk ve gerilim dolu hikâyeleri seviyorsanız, Sessiz Fırtına sizi unutamayacağınız bir yolculuğa çıkaracak

Sayfalar