Yazara Gore Listeleme

  • Cecily von Ziegesar
    insan sesi mp3 - Türkçe
    16 Ayrım
    589,87 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Neslihan Kayıkçı
    Ne kadar yukarı çıkarsanız, o kadar yüksekten düşersiniz. MANHATTAN’DA İHANETİN OLDUĞU KADAR DOSTLUĞUN DA BİR BEDELİ VAR. ÇÜNKÜ NE DERLER BİLİRSİNİZ. BEDAVAYA SADECE GÜNEŞ DOĞAR... İhtişamlı giriş diye buna derler: Carlyle üçüzleri, Yukarı Doğu Yaka’da çoktan birkaç dost ve daha da fazla düşman edinmeye başladı. O, en yakın arkadaşının kız arkadaşını çaldı, A, Chanel bale pabuçlarının kraliçesini tahtından etti ve B de yanında o malum özel kişi olmadan kuş gibi, Avrupa’ya uçuverdi. Artık Beşinci Cadde boyunca keskin bir hat çizildi ve açık savaş ilan edildi. Tarafınızı seçin. Beni sevdiğini biliyorsun ❤ dedikoducu kız
  • Mehmet Yusuf Yahyagil
    insan sesi mp3 - Türkçe
    8 Ayrım
    159,03 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Ömer Yılmaz
    Sosyal bilimler alanında profesör olarak çalışıp, kendini kısa süre önce emekliye ayıran Mehmet Y Yahyagil’in bir yıl önce yayımlanan ‘Arkadaşlık’ başlıklı çalışması onun akademik dışı nitelikteki ilk acemilik denemesi olmuştur. Siyah Beyaz Yayınlarından çıkan elinizdeki bu novella ise mutaassıp bir ailenin yaşamını, büyük çocuğun din ile bilim arasındaki bocalamalarını, Nur Risaleleri ve felsefi akımlara değinerek sürükleyici bir dille anlattığı ikinci denemesidir. “Ahmet büyük bir umutsuzluğa kapılmıştı, okuduğu Dostoyevski’nin Karamazov Kardeşler’deki ölümsüzlük ve tanrının varlığı tartışmasını ya da Kant’ın “Ölümlü olmak insanı bir tanrı arayışına yöneltir” söylemlerini çok iyi anımsıyordu. Yine de hiçbir düşünür açık seçik hakikatin ne olduğunu hatta ortada bir hakikat olup olmadığını belirtememişlerdi. Varlık ve yokluk ikilemi onu ürpertiyordu. Yoksa Tanrı’yı insanlar mı yaratmıştı? Aklına Üstat hazretlerinin Kastamonu Risalesi geldi, orada Üstat Hazretleri ilimleri iki sınıfa ayırıyor ve dini ilimlere aşırı odaklanma durumunda kimi din adamlarının taassuba kaçtığını; müspet bilimlerdeyse aynı durumun kendisini insanlarda aşırı şüphecilik ve inkâr şeklinde gösterebildiğini ifade ederek, bir çözüm yolu öneriyordu. Bu çözüm yolu insanların fenni bilimlerle, dini bilimleri harmanlayarak almasının onlar için daha hayırlı olduğuydu. Bu bağlamda Aristo ve Sokrat gibi büyük düşünürlere atıfta bulunması da çok ama çok ilginçti.”
  • Birol Öztürk
    insan sesi mp3 - Türkçe
    8 Ayrım
    153,00 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Ömer Yılmaz
  • Aslı Arslan
    insan sesi mp3 - Türkçe
    43 Ayrım
    843,88 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Şebnem Ulusan
    “Göğüs kafesinde büyük bir boşlukla yaşayan bir çocuğun hangi çocuk parkında kalbini unuttuğunu bilemezsiniz.”   Birbirine artık kördüğümle bağlı olan Sokak Nöbetçileri’ni ayırabilecek ve bu ailenin dağılmasına neden olabilecek güç, düşmanlarıdır; bir yandan geçmişin acılarıyla baş etmeye çalışırlarken bir yandan da düşmanlarını yenmek zorundadırlar.    Kırgınlıklar, mucizeler, iç içe geçmiş hayatlar, hataların doğurduğu yıkımlar, çocukluk izleri ve vazgeçişler… Sokak Nöbetçileri, bu savaşıntan yedisi beraber ya zaferle çıkacak ya da içlerinden biri kaybetse bile yok olacaklardır.   Gücünü Bartu’dan, sessizliğini Lâl’den, zekâsını Yankı’dan, dik duruşunu Koza’dan, ellerini Işık ve Mutlu’dan, kalbini ise Helin’den alan Sokak Nöbetçileri; yolun sonuna geldiklerinde bir kez daha o yedi kişilik masaya çocukluklarıyla oturabilecekler midir yoksa bambaşka hayatlara mı savrulacaklardır?    Bugün, yedi kişi son kez kozlarımızı paylaşmak için masaya oturmuştuk, sırlar ortaya dökülecekti ve son kez hesaplaşacaktık. Son kezdi çünkü bu sefer bir kişi masadan kalkarsa hepimiz farkındaydık, geri dönüşü olmazdı ve biz dağılırdık. Biliyordum, ne kadar aile olduğumuzu söylesek de onarılması zor kırık kalplerimiz vardı. Ve yine biliyordum; bu kadar sırdan sonra o masadan yedi kişi beraber kalkmamız da mucizenin başka bir yüzüydü.
  • Saba Altınsay
    insan sesi mp3 - Türkçe
    25 Ayrım
    465,46 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Figen Barsbay
    İkinci Dünya Savaşı yıllarında bir kıyı kenti... Kadınların hayranlık duyduğu hovarda Cihan Nedim... Âşık olduğu hayat kadını Mercan... Zorba yüzbaşı İrfan... Yoluna çıkan herkesin hayatını değiştirmeye çalışan bir anne. Öyle ki bu kadının gücü alın yazısını bile aşacak, hatta yazının kendisi olacaktır. Altınsay, seçimlerimizin bizi nasıl sürüklediğini sergilerken iyilik, kötülük, adalet, hakkaniyet, ceza gibi kavramları da sorguluyor. İkinci Dünya Savaşı’nın zorlu kıtlık dönemlerini canlı tasvirlerle yeniden yaratıyor romanında; açlık, yoksulluk, soğuk, yaklaşan savaşın yaydığı korku, vurguncular, hastalıklar, dağılan aileler... Benim Hiç Suçum Yok, sabır ve titizlikle yazılmış bir roman.
  • bilgisayar sesi mp3 - Türkçe
    28 Ayrım
    430,79 MB
    Eser Türü: Dersler
    Seslendiren: Yelda
    Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi (ATA AÖF) Temel Bilgi Teknolojileri 1 Dersidir.
  • bilgisayar sesi mp3 - Türkçe
    28 Ayrım
    543,00 MB
    Eser Türü: Dersler
    Seslendiren: Yelda
    Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi (ATA AÖF) İş Sağlığı ve Güvenliği Dersidir.
  • bilgisayar sesi mp3 - Türkçe
    28 Ayrım
    564,13 MB
    Eser Türü: Dersler
    Seslendiren: Yelda
    Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi (ATA AÖF) İşletme Bilimlerine Giriş Dersidir.
  • bilgisayar sesi mp3 - Türkçe
    28 Ayrım
    595,90 MB
    Eser Türü: Dersler
    Seslendiren: Yelda
    Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi (ATA AÖF) Çalışma İlişkileri ve Etik Dersidir.
  • Boileau-Narcejac
    insan sesi mp3 - Türkçe
    17 Ayrım
    298,98 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Binnur OLGUNER
    Pierre Boileau ve Thomas Narcejac, 1952 tarihli bu psikolojik gerilim romanında sevgilisiyle bir olup karısını öldürmeye kalkışan bir adamın hikâyesini anlatırlar. Satış temsilcisi Fernand, doktor sevgilisi Lucienne’le birlikte hayat sigortasından alacakları parayla evlenip güney Fransa’daki Antibes’e yerleşmek için karısı Mireille’den kurtulmaya karar verir. İkili, kurbanın kaza sonucu boğularak öldüğü izlenimini verecek bir plan yaparlar. Plan başarıyla uygulansa da, bir noktadan sonra işler ters gitmeye başlar. Birbirini izleyen garip olaylar kurban ile suçluyu ayıran çizgiyi giderek bulanıklaştırırken, roman da yarı fantastik bir havaya bürünür. İnsan doğasının barındırdığı kötülüğe her daim kafa yoran, karakter zayıflığını da bu kötülüğün bir parçası olarak gören Boileau ve Narcejac, zaafları, kusurları ve pişmanlıklarıyla ete kemiğe büründürdükleri Fernand karakterinin zihninden geçenlere odaklanırlar. Olayların giderek çığırından çıkması Fernand’ın dengesini bozarak gerçeklikle bağını günbegün zayıflatır. Şeytani Fransız yönetmen Henri-Georges Clouzot’nun başyapıtı olarak sinema tarihine geçen Les Diaboliques adlı filme esin vermiştir.

Sayfalar