Yazara Gore Listeleme

  • Ebu'l-Ala Afifi
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    424,70 KB
    Eser Türü: Kitap
    Muhyiddin ibnü'l-Arabi İslam tefekkür tarihinin en önemli simalarından biridir. Onun tasavvuf öğretisinin sistemli şekilde ifade edilmesindeki rolü çok belirleyici olmuştur. Teknik olarak vahdet-i vücud olarak anılan bu öğreti İslam düşüncesi tarihi boyunca çok münakaşa edilmiş, Şeyh'in İslam metafiziğinin tasavvufi yorumunu veren eserleri daima ilgi çekmiştir. Onun eserlerine duyulan ilgi hala devam etmektedir. Bu ilginin ülkemizde daha yoğun olmasının nedeni ise İbnü'l-Arabi'nin Osmanlı tefekkür geleneğindeki derin etkisidir. Sözkonusu etki onun Fususu'l-hikem edlı eseri için özellikle doğrudur. Bir İbnü'l-Arabi uzmanı olan Affifi, Fusus'u anlama yolunda bir anahtar olarak yazmış ve geleneksel yrumlara akademik birikimini katarak özgün bir eser meydana getirmiştir.
  • Cemalnur Sargut
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    1,45 MB
    Eser Türü: Kitap
    Elif, Lâm, Mîm. Hayat, ilim, hikmet… Yaradılışın başlamasıyla dirilen insan, ilmini hikmete çevirip Allah’ı her baktığı yerde görmek her işittiği seste duymak derecesine ulaşınca, yaşadığını anlar, idrāk sahibi olur. İşte başındaki üç harfle dahî Kur’an’ın mânâsını özetleyen yüce sûre BAKARA bizi tevhîd’e götüren putlarımızı kırarak hâkim (hikmet sahibi) olmayı öğreten Rabbî sûredir. Yâ-sîn ile başladığımız tefekkür yolculuğuna belki de tamamlanınca 20’li ciltleri bulacak olan bu sûre ile devam etmek boynumuzun borcuydu. Zira “Sûre-i Yâ-sîn” ile aşk dolan gönüllerimizin edebi öğrenmek mecbûriyeti vardı. Edep ise Hakk’tan başka hiçbir şey görmemek demektir… Hakk kulundan intikāmın yine abd’iyle alır Bilmeyen ilm-i ledûn’u onu abd etti sanır Her işin hâliki oldur abd eliyle işlenir Sanma ki onsuz Bahriyâ âlemde bir çöp debrenir diyen kâmil insanlar gibi Allah’tan emîn olarak hüzünsüz ve korkusuz bir âleme kavuşmanın yegâne yolu Kur’ân’ın tecellîsinin gönlümüzü Kadir gecesi gibi aydınlatması değil midir? İnsân-ı kâmil’lerin yorumlarıyla idrâke çalıştığımız sûrenin ilk 10 âyetinin gönülleri aşkla doldurmasını, ibâdetimizi aşk yolculuğuna çevirmesini ve bizleri yaşayan Kur’ân’lar hâline getirmesini Allâh’ımızından niyâz ediyoruz.
  • Cemalnur Sargut
    insan sesi mp3 - Türkçe
    17 Ayrım
    313 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Sebahat Varol İnsel
    İçindekiler: 1-Önsöz 2-Tasavvuf 3-Edep 4-Kaza-Kader 5-Tevhid 6-Namaz 7-Hac ve Kurban
  • Cemalnur Sargut
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    196,92 KB
    Eser Türü: Kitap
    "Mânevî yaşamı bugün âdetâ bir çöle dönüşmüş günümüz Türkiye’sinde, bir modern zamanlar Rabia’sı olan Cemâlnur Sargut Hanımefendi, tasavvuf irfanına olan derin vukûfiyeti, tükenmez aşkı ve bilgisi ile karşımıza çıkmaktadır. Elinizdeki kitap, tasavvufî geleneğin, Ahmed Rifâî, Kenan Rifâî, Meşkure Sargut ve Samiha Ayverdi tezgahlarından geçerek, zikir ve sohbetle kemâle ermiş bir Allah âşıkı, bir Resul sevdalısı ve dört büyük yol’un sadık bir izleyicisi olan bu bilge hanımefendiyle yapılan ve saatler süren bir söyleşinin meyvesidir. Cemâlnur Sargut’la gerçekleştirilen bu sohbetlerde, Efendimiz’den, tevhidin sırlarından, semânın hakikatinden, Ahmed Rifâî Hazretlerinin o muazzam dünyasından, Rifâîlik, Kadirîlik, Şâzelîlik ve Mevlevîliğin gürül gürül çağlayan inisiyatik ırmaklarından, Kenan Rifâî ve sadık izleyicilerinden, yol’un esaslarından, kavram ve olgulardan bahsedildi.."
  • Ahmed Cemil Akıncı
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    261,65 KB
    Eser Türü: Kitap
    O, ahlakın ne olduğunun bilinmediği bir devrin kadınıdır. Genç yaşında dul kalmasına rağmen kötü gelenek ve alışkanlıklara kapılmamıştır. Bataklıkta iken kir tutmamış, tertemiz yaşamıştır. Servetini ihtirasına değil, hayra harcamıştır. O çağda kadının dişi bir deve kadar değeri yokken, kız çocukları kuma gömülürken, bu özellikleri kendi kendine elde etmiştir. Okumuş ve okutmuştur. Hz. Ali gibi bükülmez bir irade, bir kahraman ve ilim deryası onun elinde yetişmiştir. Onun sabırlı ve şefkatli yüreği, ayrıca maddi ve manevi fedakarlıkları İslam'ın serpilip gelişmesine paha biçilmez katkılarda bulunmuştur. Onun eşine verdiği destek ve anlayış ile İslam'ın toplumsal, ekonomik ve siyasi yükselişi arasında doğrudan bir ilişki vardır. Peygamberimizin en büyük destekçisi, dert ortağı ve ona ilk inanan insanın hayatını anlatan bu kitap alışılmış görüşlerden uzak, kendine özgü anlatımıyla okurken büyük bir zevk verecek ve pek çok şeyi yeniden düşünmeye davet edecektir. 'Allah, Hatice'den daha hayırlısını vermedi... Halk küfür içindeyken, beni yalanlarken, o doğruladı. İman etti...' Hz. Muhammed (sav)- 'Yazar Ahmet Cemil Akıncı daha evvel yayınladığı kitaplarla ustalığını ortaya koymuştur. Böylesine ilmi bir konunun romanlaştırılması oldukça mesuliyetlidir. Bu konuda gereken hassasiyetin gösterildiğine inanıyorum.' Hekimoğlu İsmail
  • Ahmed Cemil Akıncı
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    218,34 KB
    Eser Türü: Kitap
    İnsanlık için ideal kadın onun vücudunda hayat buldu. O en sevgili evlat, eş, enne ve kadındı. Cennetle müjdelenen dört kadından biriydi. O, Hz. Muhammed'in en sevgili kızıydı. Babasından öyle büyük bir saygı ve sevgi gördü ki, bu adeta dünya yüzündeki bütün kadınların erkekler karşısında yüceltilmesinin ifadesiydi. Onun hayatından esinlenerek ve tarihi kaynaklara dayanarak yazılmış bu kitap, sürükleyici kurgusu ve şiirsel anlatımıyla sizi ona bir adım daha yaklaştıracak.SİTE
  • Ahmed Cemil Akıncı
    metin - Türkçe
    1 Ayrım
    152,01 KB
    Eser Türü: Kitap
    Alemlere rahmet olarak gönderilen peygamber onun varlığında hayat buldu. Amine adı elbette unutulmayacak, alemlerin efendisinin doğumuna aracı olduğu için inananların annesi olarak sonsuza kadar hayırla, ibretle ve minnetle anılacaktır. O, sapkınlığın her türlüsünde yüzen bir toplum içinde bütün kötü işlerden ve ihtiraslardan uzak yaşamıştır. Doğuşundaki iffet, temizlik ve saflığı korumuş ve bunları oğluna da aktarmıştır. Ahmet Cemil Akıncı bu kitapta en hayırlı annenin hayat hikayesini şiirsel bir dil ve sürükleyici bir anlatımla bizlere sunmaktadır. Yazar, Peygamberimizin mensup olduğu Haşimoğulları'nın büyüklerinden başlayarak Rahmet Müjdecisi'nin gelişinin izlerini, doğumundaki mucizeleri ve hayatının ilk günlerini annesi Hz. Amine perspektifinden ve tarihi verilere dikkat ederek başarıyla romanlaştırmaktadır.
  • Bahadır Selim Dilek
    insan sesi mp3 - Türkçe
    22 Ayrım
    358 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Elif Öney Aslanoğlu
    Küresel sermaye baronlarının çıkarlarının olduğu bölgelerde Etnik ve dini azınlıklar ön planda tutuluyor. Ancak küresel sermayenin çıkarının olmadığı bölgelerdeki azınlıklar istikrarsızlık unsuru olarak görülüyor. Bu azınlıklar ya tamamen görmezden gelinip yok sayılıyor ya da unutuluyor. Tıpkı Rodos ve İstanköy'deki, bugün sayıları 3-5 bin arasında tahmin edilen Türk azınlık gibi. Lozan Antlaşması'nın sağladığı haklardan yararlanamayan Onikiada Türkleri, önce 1912'den 1943 yılına kadar İtalya'nın,1947 yılından sonra da Yunanistan'ın baskıları sonucu bugün tamamen yok olma noktasındadır. Bu kitapta, Onikiada Türklerinin yaşadığı trajedi, Cumhuriyet'in ilk yıllarından 1960'lı yılların sonuna kadar olan döneme ilişkin resmi yazışmalara dayanılarak anlatılmıştır. Belgeler, Onikiada Türklerinin nasıl baskı altında tutulduğunu, tarihi mirasın nasıl yok edildiğini, vakıflar üzerinde oynanmakta olan oyunları gözler önüne sermektedir. Kitaptaki belgelerin çoğu ilk kez tıpkı basımlarıyla birlikte Türk okurunun bilgisine sunulmaktadır.
  • Fen Bilimleri
    insan sesi mp3 - Türkçe
    11 Ayrım
    256 MB
    Eser Türü: Kitap
    Edebiyat Konu Anlatımı
  • Can Dündar
    insan sesi mp3 - Türkçe
    21 Ayrım
    280 MB
    Eser Türü: Kitap
    Seslendiren: Dilek Benzer
    Koca bir labirentin içinde kayıp 'Benim Gençliğim'... Nedenini bilmediği bir deney için gözleri bağlanmış, elinde bir demir çubukla salıverilmiş meçhul labirentin koridorlarına... Bu kapı cennete açılıyor, diğeri cehenneme... Seçtiğimiz yolun sonunda ateşin soluğu yüzümüze değdiğinde can havliyle geri dönüp başka koridorlara sapıyor, cennetin sesine kulak kabartıyoruz. Biraz ilerlediğimizde cehennem alevleriyle karşılaşıyoruz yeniden... Gözümüzdeki bağ öyle güçlü ki, 'Bu yoldan geçmiştik', 'Onu denemiştik', 'burası çıkmaz sokaktı' diyemiyoruz. Labirentin patikaları bizim gibi yolunu arayan, daha önce gidip dönen, ateşe dokunup pişman olan insanlarla dolu; ama onlarla buluşamıyoruz. Bizi körleştiren bağı söküp atamıyoruz. Labirentin duvarlarını yıkıp kendi yolumuzu açamıyoruz. Bu çıkmazdan kurtulamıyoruz. Labirent, elimizdeki demir çubukları uğursuz bir mıknatısla çekerek bizi habire eski hatalarımızın koridoruna sokuyor. Ders alamıyoruz, öğrenmiyoruz. Bağlı gözlerle her kuşakta bildik duvarlara dokunarak çıkış arayan yenik bir ordu gibi, cenneti düşleyerek cehenneme koşuyoruz.

Sayfalar