Yazara Gore Listeleme

1984 yılının bir Haziran öğle sonrası, demir kapı beni dışarı kapayıp Barış'ın çığlıkları içerde kaldığında, gün olup onun sesinin bunca çok insana ulaşacağı hiç aklıma gelmemişti. Barış'la ilgili anıları kâğıda dökmeyi düşünmediğimden değil, kâğıda dökülü sözün okuma alışkanlığı olan sınırlı kişiye bile çoğu kez iletilemediğini sezmemden. Beyazperde Barış'ın mırıl mırıl sesini yükseltiverince Uçurtmayı Vurmasınlar için yeni bir basım şansı doğdu. Ak kâğıt üzerindeki kara yazılar herkese kendi düşlerini üretmenin ipucunu verdiklerinden midir nedir, resimlenmiş düşlerden daha renkli olabiliyorlar. Bir çocuğun gözlerinden duvarları kendi düşlerinde sorgulama olanağını daha fazla okura sunabilmek, filmin armağanı. Kitabın bu nedenle beyazperdeye gönül borcu var. Feride Çiçekoğlu

Çalışkan bir kadının birey olma savaşı ve bu savaşın arka cephesinde 12 Eylül döneminin karanlık günleri... Hepçilingirler, genç bir kadının onur ve kişilik savaşımını anlattığı bu romanında, bugünlere nasıl gelindiğinin ipuçlarını veriyor. Evet, diyor bir yandan; bu evet, hadi anlamına geliyor, daha hazırlanamadınız mı? Hazırlanamıyorum, yani onun istediği hızla. Böyle hadi hadi deyince elim ayağım dolanıyor üstelik, kısa zamanda yapacağım işi yüzüme gözüme bulaştırıyorum. Bir yandan oğlana gömleğini değiştirmesini söylerken, kıza, giyeceği çorapları bulup vermem gerekiyor, ruj da sürmeliyim. O gömlek değil, kolunun lekeli olduğunu görmüyor musun? Gel buraya, şunu al, üstüne de kırmızı kazak. Ters giymişsin çorabını, çıkar, yeniden giy. Huysuzlanma, ters çorapla gezmeye gidilmez. (Kitabın Girişinden)