Naron'un büyük bir defteri vardı. Buna galaksilerde kafaları gelişen çok sayıdaki ırklar kaydediliyordu. Daha küçük bir deftere ise, olgunlaşarak Galaksi Federasyonuna girmeye hak kazanan ırklar yazılıyordu. Birinci defterde bazı isimler çizilmişti. Çünkü onlar şu ya da bu nedenle başarısız olmuşlardı. Şanssızlık, biyofizik veya biyokimyasal kusurlar, topluma ayak uyduramama neden oluyordu buna. Ama küçük deftere adları geçirilen hiçbir üye o zamana kadar silinmemişti.
Burada 'İsa Düşmanı' Deccal adını üstlenerek 'hristiyanlığa lanet yağdıran düşünür, 'modern' Batı'nın tinsel temeline savaş açar. Bu 'savaş', düşünürün hem en uzun tek çözümleyici metni, hem de gözünü budaktan esirgemeyen, en yıkıcı metnidir.
Thomas Mann öykü serilerinde yine okuyucuyu kısa ama oldukça etkili bir maceraya sürüklüyor. Alman edebiyatının bu ünlü yazarı artık olgunluğunu ispatlamış olduğu gerçeğiyle kendinden daha emin ve riskli yazılar yazmaya başladı. Thomas Mann stiline alışık olanlar için eğlenceli bir öykü.